Quantcast
Channel: Game Of Thrones Türkiye Forum - Tüm Forumlar
Viewing all articles
Browse latest Browse all 6235

Genç Kurt Efsanesi

$
0
0
[Resim: tumblr_mdr5cliPp41rlp53go1_500.jpg]

Genç prens yatakta yatarken sabırsızca ayaklarını oynatıyordu.Hava serin ve kuruydu,gökyüzü kızıldı,güneş batmak üzereydi.

Yüzünü sandalyesinde sallanan yaşlı kadına döndü ve "bana bir hikaye anlat," dedi somurtarak.Kadının mat gri saçları vardı.Önündeki kumaşa bir kurt işlemesi yapıyordu; güçlü ve vahşiydi,saldırmaya hazır görünüyordu.Sonra,çocuk bir şey farketti.Bu sadece bir kurt değildi.Kurt başlı bir insan vücuduydu.

"Bertha,o adamın kafası neden bir aslan şeklinde?" diye sordu çocuk,titreyerek battaniyesine sarınırken.Soğuk bir geceydi,babasının bir takım "meselerle" uğraşmak için gittiği geceden bile daha soğuktu.

"Genç Kurt'u hiç duymadınız mı?" diye sordu kadın canlı bir sesle.

"Hayır,duymalı mıydım?

"Evet,tatlı yaz çocuğu." dedi kadın ve işine kaldığı yerden devam etti.

"Lütfen anlat Bertha.Sonra hemen yatacağım,söz veriyorum."

"Tamam.Dikkatlice dinleyeceğine ve ayaklarını oynatmayı bırakacağına söz verirsen anlatırım."

"Söz veriyorum."

"Genç kurt bundan yüz yıl önce yaşamış bir Stark'tı.Piç Kral Joffrey'in tahtta oturduğu zamandı."

"Kötü olan mı?Kendi düğün günüde öldürülen?"

"Evet.Genç Kurt aslında bir çocuktu,ama yine de Joffrey babasının başın aldıktan sonra ordularını komuta etti ve kendini Kuzey Kralı ilan etti."

"Joffrey neden böyle bir şey yaptı?"

"İhanet,diyorlar."

"Starklar nazik ve ince ruhlu insanlardı," dedi çocuk üzüntüyle

"Evet,öylelerdi.Her neyse,hikayemize dönelim.Genç Kurt bir derideğiştirendi.Bu yeteneğe sahip insanlar çok azdır.Bir ulu kurdu vardı,tıpkı diğer kardeşleri gibi."

"Ben de bir ulukurt istiyorum," dedi çocuk,arkasında sadık bir kurt olduğunu hayal ederek.Bir gün bir kahraman olacaktı ve tüm Westeros onu saygıyla anacaktı.Kurduyla savaşlara girdiğini hayal etti,kurdu onun peşi sıra gelecekti...

"Bir gün savaçaksınız,ama bir kurtla değil," dedi kızgın bir tonla,başını kumaşına eğdi.Sinirlendiği belliydi.

"Özür dilerim Bertha,lütfen devam et."

"Tamam.Çocuğun ve kurdun bir olduğu söyleniyor.Ruhları birbirine karışmış,hayatları birbirine bağlıymış,damarlarında aynı kan akıyormuş."

Çocuk sessizce oturuyordu,dizlerini çenesine kadar çekmişti.Çocuk sözsüz kalmıştı ve o kadar merakla dinliyordu ki,Bertha gülümsedi.Hikayesine devam etti.

"Stark çocuğunun annesinin bir akrabası Frey'lerin kalesi İkizler'de evlenecekti,Stark çocuğu sancaktarlarıyla birlikte iki ailenin birleşmesini kutlamak üzere kaleye gitti.

"Sonra?"

"Dinle çocuk," dedi Bertha ters bir şekilde."Bu düğün daha sonra 'Kızıl Düğün' olarak anıldı.".Bunu duyan çocuğun nefesi kesilmişti.

"Bu olayı bildiğini görüyorum.Son derece vahşi ve gereksiz bir katliamdı.Hem Stark çocuğu hem de kurdu katledildi."

Çocuk battaniyesini üzerine çekti.Dikkatle dinliyordu.

"Hikayeler öldüklerini söyler.Aslında ruhları ve bedenleri birdi.Frey'ler bundan nefret ediyorlardı.Çocuğun annesini vahşice öldürdükten sonra hem kurdun hem çocuğun başını kestiler ve ve hayvanın başını çocuğun bedenine diktiler.Ama katliam bittikten sonra yaratığın canlandığı söyleniyor.İkizler'den kaçmış ve ormanlarda yaşamaya başlamış.Sana imkansız göründüğünü biliyorum ama daha sonra bir dişi kurtla arkadaş olmuş.Bir kurdun neden böyle bir yaratıkla arkadaş olduğunu merak edebilirsin.Dişi kurt onu kabul etmişti çünkü ikisi akrabalardı.

Çocuk daha sonra akrabalarını buldu -aslında hepsi Westeros'un çeşitli yerlerine dağılmışlardı-.Çocuk onları rüyalarında gördü,kız kardeşleri ve erkek kardeşleriyle oyunlar oynadı,avlandı.Onları görmekten mutluydu.Stark çocuğu asla ölmedi,sadece varlığını başka bir yerde sürdürüyor artık,kardeşlerini tekrar görebileceği bir yerde."

Çocuk Bertha'ya baktı,konuşamıyordu.

"Bazıları onun annesiyle tekrar buluştuğunu söylüyor."

"Ama onun Kızıl Düğün'de öldüğünü söylemiştin."

"Evet,öldü.Ama o da varlığın başka bir kısmına geçti.Boğazı kesilmişti ama hala yaşıyordu.Saçları kızıldan beyaza döndü,ama sadece orta yaşlı bir kadındı.Kalbi hala kan pompalıyordu,ama organları taştandı.Oğlunun gözlerinin önünde öldürülüşünü gördü,savaşın ne kadar kanlı olabileceğine bizzat tanık oldu.Bunu asla unutmadı."

"Birbirlerini nasıl tekrar görebildiler?" diye sordu çocuk,gözleri yaşlarla dolmuştu.Ailesinden biririn onun gözlerinin önünde öldürüldüğünü hayal edemiyordu.Hayatında ne sevgi,ne de gülümseme kalırdı.Sadece soğukluk ve boşluk hissederdi.

“Bir gün,çocuk kurt taze insan eti kokusu almış.Karnı açmış.Ağaçların arasında ilerlemiş,büvet ağaçlarının yanından geçmiş,en sonunda bir ağaç kütüğünün üstünde oturan bir kadın görmüş.Yüzüne bakınca aniden durmuş.Kadına doğru ilerlemiş.Kurt gözleri ve insan gözleri buluşmuş,Kadın konuşmamış,acı ve kan içinde dünyaya getirdiği oğlunu tanımış.Kollarını oğluna dolamış,hıçkıra hıçkıra ağlamış.Oğlan ağlamak istememiş,ama gözyaşlarına engel olamamış.Anneyle oğul buluşmuş,hiçbir şey söylenmesine gerek yokmuş.”

Bertha nakışına düşen bir damla gözyaşın silerek işine devam etti.

“Birikte bir intikam planı hazırladılar.Kadın zeki olandı,oğlan güçlü olan.Dövüştüler ve dövüştüler,ama hiçbir sayı Stark’ların çektiklerini telafi etmek için yeterli değildi.Kurt çocuk bir efsane oldu,muazzam derecede güçlü bir savaşçıydı.Yarı insan yarı canavardı,düşmanlarını acımasızca öldürdü.Çayırlarda dolaştı ve dövüştü.Kadın dudağında bir gülümsemeyle oğlunu izledi.Yeterli değildi,asla yeterli değildi,tatlı Ned’ini tekrar yanında görene kadar durmayacaktı.

Bertha gözyaşı lekeli kumaşı çocuğun avucuna bıraktı ve fısıldadı,”bir Stark olduğun için gurur duy.”


*fanfiction sitesinden alıntıdır

Viewing all articles
Browse latest Browse all 6235

Trending Articles