HANS ZIMMER / 12 YEARS A SLAVE
9 dalda Oscar Adayı olan 12 Years a Slave, bu sene belki de Oscar’ı en çok hak ettiği alanda yarışamayacak. Akademi’nin ”ağzıyla kuş tutsa ödül alamayacak listesi” içinde üst sıralardaki yerini kankası Christopher Nolan ile koruyan Hans Zimmer, elbette ki 12 Years a Slave’in müziklerini yapan isim olarak karşımıza çıkıyor. Kendisi ilk ve son Oscarını 1995 yılında Lion King ile alırken, o yıldan bugüne ödülü defalarca hak etmiş (Gladiator, Inception, The Thin Red Line) hatta bazı yıllar adaylar arasında bile yer alamamıştı (The Dark Knight, The Last Samurai, Pearl Harbor). 2014 de maalesef o yıllardan biri…
Adaylar arasına giremeyen ve Akademi’nin bu sene birçok alanda hakkını yediği Rush’ın da müziklerinin altında imzası olan Zimmer neyse ki bu ödülleri bizim kadar umursamadan başarılı çalışmalarına devam ediyor, 12 Years a Slave de kesinlikle bu başarılı çalışmalardan biri. Albümün kritiğini yapmadan önce bir not düşmek gerek: Bu albüm yeni bir Zimmer asla sunmuyor, aksine Zimmer’ın kendisine bir saygı duruşu gibi, eskiyi yad etme diyebiliriz ama kesinlikle bir kopya veya tekrar değil.
1. “Solomon Northup”
2. “Main Title”
3. “Bedtime”
4. “Arrival In Washington”
5. “Solomon In Chains”
6. “Preparing For Travel”
7. “Boat Trip To New Orleans”
8. “Saragota Flashback”
9. “River Rafting Claps”
10. “Eliza Flashback”
11. “Escape Sequence”
12. “Time Passing Sequence”
13. “Devasted Crops”
14. “Plantation Life (Part A)”
15. “Plantation Life (Part B)”
16. “Judge Yarney’s Ball”
17. “Letter Writing”
18. “Solomon Burns The Letter”
19. “Soap
20. “A Free Man”
21. “Nothing To Forgive – End Credits”
İlk parça ”Solomon Northup” açılış parçasından ziyade, bir kapanış parçası gibi. Solomon’un inanılmaz öyküsünün ve albümün genelinin özeti adeta. Zimmer da bu özeti basitçe tabir edecek şekilde albümün bir ”çello ve keman albümü” olduğunu belirtiyor. Bu arada parçanın tınıları kulaklara ve akıllara diğer bir Zimmer şaheseri Inception‘ı getirebilir. Inception’ın kapanış parçası “Time“ı piyanodan yaylılara daha dramatik bir şekilde aktaran Zimmer öyle obsesif bir şekilde bu notalara takılı kalmış ki bıraksalar yönetmen Steve McQueen ile bir parça üzerinden bütün filmi götürebilirlermiş. Bu anormal takıntı ancak dördüncü parça ”Arrival in Washington” ile sona eriyor; 24 saniye süren bu kısacık içi dolu kemancık, yerini Solomon’un nazik ellerini keman ve yaydan zincir ve kelepçelere teslim edecek ‘‘Solomon in Chains” e bırakıyor. Filmin en etkileyici sahnelerinden biri olan Solomon’un ilk kırbaçlanma sahnesi de bu muazzam parçayla birlikte ekrana yansıyor. Kanaatimce albümün en başarılısı olan bu parçayı dinlerken birden Solomon’un ”I am Batman” diyeceğini düşünebilirsiniz. Bu düşüncelerden kurtulmadan önce Zimmer’ın eserini yazarken bir diğer eskisi The Dark Knight‘ın pes yaylılarından etkilenmediğini düşünmek yalan olur. Zira biz daha bu düşüncelerden kurtulamadan ”Boat Trip to New Orleans” hareketli vurmalıları ve kalın yaylılarıyla bu etkilenmeyi iliklerimize kadar tekrardan hissettiriyor.
Albümün ortalarına geldiğimizde ”Eliza Flashback” ile birkaç saniye de olsa yaylılardan arınıp Zimmer’ın özlediğimiz piyano dokunuşlarını işitiyoruz. Bu seçim bana göre Eliza karakterini Solomon ile ayırmak için ustaca kullanılmış. Eliza’nın çocuksu, saf yönünü piyano ile Solomon’un trajik kemanından ayıran Zimmer, karakterleri enstrümanlarıyla yaratan bir usta olarak tekrardan büyük bir saygı duruşunu hak ediyor. Albümün son kısımlarına kadar küçük geçiş parçalarıyla ısınma turlarına çıkmış gibi hissederken, ”Soap” ile sonunda suratımıza büyük bir tokat yiyoruz.
En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu dalında Oscar adayı Michael Fassbender ile En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu dalında Oscar adayı olan Lupita Nyongo’o‘nun adaylıklarını borçlu olduğu müthiş sabun sahnesinde Soap’u icra eden Zimmer, kuşkusuz eseriyle bu sahneyi etkili kılan en önemli unsurlardan biri. Eliza’nın sırtına Solomon’un elinden inen her kırbaçta tüylerimiz ürperirken, Zimmer Eliza’nın acısını eseriyle adeta ruhumuza işliyor…
Kapanışta kulaklarımıza misafir olan ”A Free Man” ve ”Nothing to Forgive” ilk parçadan son parçaya kadar aynı notalar üzerinde bizlere farklı duygular yaşatan Zimmer’ın önünde eğilmek için iki güzel sebep. Oscar veya Golden Globe, Zimmer’ın yıllarca süren başarısının belirleyicisi olarak iki sağlıklı kulak biz dinleyiciler için yeter: “For Your Consideration, Best Original Score”
9 dalda Oscar Adayı olan 12 Years a Slave, bu sene belki de Oscar’ı en çok hak ettiği alanda yarışamayacak. Akademi’nin ”ağzıyla kuş tutsa ödül alamayacak listesi” içinde üst sıralardaki yerini kankası Christopher Nolan ile koruyan Hans Zimmer, elbette ki 12 Years a Slave’in müziklerini yapan isim olarak karşımıza çıkıyor. Kendisi ilk ve son Oscarını 1995 yılında Lion King ile alırken, o yıldan bugüne ödülü defalarca hak etmiş (Gladiator, Inception, The Thin Red Line) hatta bazı yıllar adaylar arasında bile yer alamamıştı (The Dark Knight, The Last Samurai, Pearl Harbor). 2014 de maalesef o yıllardan biri…
Adaylar arasına giremeyen ve Akademi’nin bu sene birçok alanda hakkını yediği Rush’ın da müziklerinin altında imzası olan Zimmer neyse ki bu ödülleri bizim kadar umursamadan başarılı çalışmalarına devam ediyor, 12 Years a Slave de kesinlikle bu başarılı çalışmalardan biri. Albümün kritiğini yapmadan önce bir not düşmek gerek: Bu albüm yeni bir Zimmer asla sunmuyor, aksine Zimmer’ın kendisine bir saygı duruşu gibi, eskiyi yad etme diyebiliriz ama kesinlikle bir kopya veya tekrar değil.
1. “Solomon Northup”
2. “Main Title”
3. “Bedtime”
4. “Arrival In Washington”
5. “Solomon In Chains”
6. “Preparing For Travel”
7. “Boat Trip To New Orleans”
8. “Saragota Flashback”
9. “River Rafting Claps”
10. “Eliza Flashback”
11. “Escape Sequence”
12. “Time Passing Sequence”
13. “Devasted Crops”
14. “Plantation Life (Part A)”
15. “Plantation Life (Part B)”
16. “Judge Yarney’s Ball”
17. “Letter Writing”
18. “Solomon Burns The Letter”
19. “Soap
20. “A Free Man”
21. “Nothing To Forgive – End Credits”
İlk parça ”Solomon Northup” açılış parçasından ziyade, bir kapanış parçası gibi. Solomon’un inanılmaz öyküsünün ve albümün genelinin özeti adeta. Zimmer da bu özeti basitçe tabir edecek şekilde albümün bir ”çello ve keman albümü” olduğunu belirtiyor. Bu arada parçanın tınıları kulaklara ve akıllara diğer bir Zimmer şaheseri Inception‘ı getirebilir. Inception’ın kapanış parçası “Time“ı piyanodan yaylılara daha dramatik bir şekilde aktaran Zimmer öyle obsesif bir şekilde bu notalara takılı kalmış ki bıraksalar yönetmen Steve McQueen ile bir parça üzerinden bütün filmi götürebilirlermiş. Bu anormal takıntı ancak dördüncü parça ”Arrival in Washington” ile sona eriyor; 24 saniye süren bu kısacık içi dolu kemancık, yerini Solomon’un nazik ellerini keman ve yaydan zincir ve kelepçelere teslim edecek ‘‘Solomon in Chains” e bırakıyor. Filmin en etkileyici sahnelerinden biri olan Solomon’un ilk kırbaçlanma sahnesi de bu muazzam parçayla birlikte ekrana yansıyor. Kanaatimce albümün en başarılısı olan bu parçayı dinlerken birden Solomon’un ”I am Batman” diyeceğini düşünebilirsiniz. Bu düşüncelerden kurtulmadan önce Zimmer’ın eserini yazarken bir diğer eskisi The Dark Knight‘ın pes yaylılarından etkilenmediğini düşünmek yalan olur. Zira biz daha bu düşüncelerden kurtulamadan ”Boat Trip to New Orleans” hareketli vurmalıları ve kalın yaylılarıyla bu etkilenmeyi iliklerimize kadar tekrardan hissettiriyor.
Albümün ortalarına geldiğimizde ”Eliza Flashback” ile birkaç saniye de olsa yaylılardan arınıp Zimmer’ın özlediğimiz piyano dokunuşlarını işitiyoruz. Bu seçim bana göre Eliza karakterini Solomon ile ayırmak için ustaca kullanılmış. Eliza’nın çocuksu, saf yönünü piyano ile Solomon’un trajik kemanından ayıran Zimmer, karakterleri enstrümanlarıyla yaratan bir usta olarak tekrardan büyük bir saygı duruşunu hak ediyor. Albümün son kısımlarına kadar küçük geçiş parçalarıyla ısınma turlarına çıkmış gibi hissederken, ”Soap” ile sonunda suratımıza büyük bir tokat yiyoruz.
En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu dalında Oscar adayı Michael Fassbender ile En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu dalında Oscar adayı olan Lupita Nyongo’o‘nun adaylıklarını borçlu olduğu müthiş sabun sahnesinde Soap’u icra eden Zimmer, kuşkusuz eseriyle bu sahneyi etkili kılan en önemli unsurlardan biri. Eliza’nın sırtına Solomon’un elinden inen her kırbaçta tüylerimiz ürperirken, Zimmer Eliza’nın acısını eseriyle adeta ruhumuza işliyor…
Kapanışta kulaklarımıza misafir olan ”A Free Man” ve ”Nothing to Forgive” ilk parçadan son parçaya kadar aynı notalar üzerinde bizlere farklı duygular yaşatan Zimmer’ın önünde eğilmek için iki güzel sebep. Oscar veya Golden Globe, Zimmer’ın yıllarca süren başarısının belirleyicisi olarak iki sağlıklı kulak biz dinleyiciler için yeter: “For Your Consideration, Best Original Score”