İlk fantastik hikayemin temellerini atmış bulunmaktayım. Olaylar asoiaf evreninde Robert'ın isyanından sonrasını anlatıyor. Bir kaç ekleme ve değişiklik yaptım. Bir aksilik olmazsa hikayenin sonuna kadar gitmeyi planlıyorum. Şimdiden teşekkürler.
Giriş:
Yanlış ilkbahar yılının ertesinde, 283AL yılının sonlarında, Westeros büyük çaplı bir isyandan sonra yavaş yavaş huzur bulmaya başlamıştı. Fırtına Toprakları Lordu Robert Baratheon’un Targaryen Krallığı’na karşı yaptığı isyanın yaraları yeni yeni iyileşiyordu. Birçok hanenin kayıpları oldu; lordlar, şövalyeler, yaverler bağlı oldukları haneler uğruna canlarını verdiler. Sonuç olarak Targaryen Hanesi çöktü ve son üyeleri olan Viserys ve Daenerys Özgür Şehirlere kaçırıldı. Westeros, Fatih Aegon tarafından fethedilmeden önce olduğu gibi krallıklara bölündü. Eskisi gibi yedi krallık kuruldu, tabi birkaç değişikle. Tully Hanesi Nehir Toprakları’na ve Demir Adaları’na sahip oldu. Lannisterlara Batı Toprakları, Baratheonlara Fırtına Toprakları ve Taç Toprakları, Martellere Dorne, Tyrelllara Menzil, Arrynlere Vadi ve Starklara Kuzey Toprakları verildi. Westeros topraklarının haneler arasında bölüştürülüp, dağıtılması sırasında krallık isteyen birçok hane isyan çıkardı. Demir Adaları Krallığı’nı kurmak isteyen Balon Greyjoy’un isyanı bastırıldı. Nehir Topraklarına sahip olmak için çocukları ve torunlarıyla isyan başlatan Walder Frey’in isyanı da bastırıldı ve Frey Hanesinin kökü kazındı. Boltonlar da Kuzey için isyan başlattılar ancak çok geçmeden Kuzey Krallığı’na bağlılık yemini ettiler. Batı Toprakları için savaşan Reyne Hanesi ise Tywin Lannister komutasındaki Lannister ordusu tarafından bozguna uğratılmıştır ve hanenin tüm üyeleri öldürülmüştür. Böylece Castamere Yağmurları adıyla bilinen şarkı ortaya çıkmıştır.
Tüm bu olaylar yaşandıktan iki yıl sonra, 285AL yılında Westeros’ta her şey düzene oturdu. Savaşlar bitti, isyanlar azaldı. Yaz mevsimine hazırlık başladı. Hasatlar toplandı. Kısacası her şey yolundaydı; ta ki bir gün insanlar uyandıklarında gökyüzünde kırmızı renkte bir kuyruklu yıldız görene kadar. Herkes bu kuyruklu yıldızı farklı yorumladı. Kimisi ejderhaların yeniden doğacağını, kimisi yıldızın yıllar boyunca sürecek barışın habercisi olduğunu, kimisi de çok büyük bir savaşın yaklaştığını söyledi. Gerçek ancak, 286AL başlarında Kışyarı’nın kapısını çalan tuhaf giyimli bir yabancı tarafından öğrenildi ve çok tehlikeli bir savaş yaklaşıyordu…