Arkadaşlar,
Sizlere çok önemli bir gözlemimi ve aldığım bir bilgiyi paylaşacağım.
Öncelikle sırf diziyi izlediyseniz spoiler yersiniz ve lütfen gerek yoksa okumayınız
Jon Snow hala dizi ve kitapta Ned Stark'ın oğlu gibi gözüküyor. Şimdi hatırlarsanız kitap flashbacklerinde de Ned kardeşi Lyanna yı kulede gül kokularının içerisinde ve kanlar içerisinde buluyor. Bilenleriniz düşünebilir ki Robert isyanında, Lyannanın tutulduğu kulede herhangi bir savaş veya arbede yaşanmamış. Rhegar Targaryen Lyannayı orada alı mı koydu yoksa yasak bir aşk mı yaşadı bu bilinmez bir gerçek; fakat işin aslı şu ki Lyanna ölürken Ned Stark'a 'Bana söz ver NEd ' diyor. Sonra Ned Stark Kışyarı'na geri döndüğünde elinde bir bebekle geliyor.
Buraya kadar kesin bir bilgi var elimizde. Ama şunlar da kesin olmayanlar:
- Rhegar Lyanna Stark ile münasebet yaşadımı, zorla bir ilişki mi oldu, bir anlık ihtiras mı idi.. belki de hiçbiri
- Robert Baratheon da Lyanna'ya aşıktı biliyorsunuz. Belki de Rhegar ile değilde Robert ve Lyanna arasında birşeyler oldu , ya da hiçbiri
Şimdi Daeneris Targaryen'e dönelim. Hatırlarsanız bu hatun ölümsüzler sarayına gittiğinde imgelemler görüyor. Drogoyu, üzerine kar yağmış demir tahtı vs vs.. Bir de buzdan bir duvarın üzerinde açmış mavi bir gül görüyor. Önemsiz olsa uçtan kıçtan bir anlam ifade etmese bunlar ona gözükmez idi.
Ha ne alaka derseniz de hatırlayın Lyanna ölürken mavi güllerin olduğu odada kanamış bir şekilde bulunmuştu. 'Gül ve kan kokulu bir odada'
Şimdi çıkartacağımız tek gerçek Lyanna Jon Snow'un annesi. Fakat babası şu veya bu diyemeyeceğim. Şuna yorum yaparım ki Robert'tan olsa zaten Ned direkt söylerdi bunu. 'Lyanna'nın yerini yedi krallık bile dolduramadı' diyen bir adam bu aşktan doğan bebeğe Lyanna'nın mirası olduğu için gözü gibi bakardı veya çok özel bir yere gönderirdi. Daeneris buz da açan mavi gülü görüyor ve Rheagar da bir targaryen.. Burda bir bağlantı var ama gene söylüyorum tek gerçek Jon Lyanna'nın oğlu
Belki bu kısımlar size internette gezen kilişe teorilerle aynı gelmiştir. ama şimdi hazır mısınız?
Ned Stark 1.sezonda Kral şehrine giderken Sur'a gönüllü olan Jon Snow ile yollarını ayırırken. 'Ne olursan ol benim kanımı taşıyorsun' diyor ona göre diyor yani reyiz Ama bakın ne de olsa oğlumsun demiyor. 'Aynı şey lan saçmalama' diyenleri duyar gibiyim fakat bu evrende kan bağı karı- koca, kardeşler, kardeşlerin evlatları, karının kocanın akrabaları için de kullanılıyor. Yani kardeşinizin yavrusu da sizin kanınızı taşıyor çünkü kardeşinle aynı kanı taşıyorsun
Örnek: Daenerys, Khal Drogo'nun akrabasına kanımın kanı diyor. Kan bağı var anlamında gibi..
Jon Snow'un son kitaptaki sözde ölümü:
Ölmeyecek arkadaşlar bu karakter. George Martin bunu entirikaların sura da yansıdığını göstermek ve dizi etkisi yaratmak için kitapta yaptı. Hem bu adamın evinde Jon Snow tablosu var yahu. Resimlerinde bile görebilirsiniz. Bir de kimseyle paylaşamayacağım bir kaynaktan öğrendiğim kadarı ile kesinlikle ölmeyecek ve Jon Snow önemli bir karakter (sandığınızdan daha önemli)
Şimdi Azor Ahai olabilir mi faslına giremem, fakat şunu biliyorum ki Kırmızı rahip kadın ona dizide bile sura gelince alevlerin arasından nasılda bakıyordu. Ölüm döşeğinde olsa bile yarı warg ve ona yardım edecek bir sürü dostu ve kırmızılı kadın var. Ki zaten ölmeyecek bunu size söyliyeyim. Lütfen neden diye sormayın ölmeyeceğini bilin yeter. Ama Azor ahai, yok babası Rhegar mı onu bilmiyorum.
Şimdi psiko analizimi de paylaşayım da şu işi amatörlükten kurtarayım.
Dizide ve kitap tasvirlerinde Sam karakteri kime benziyor ? George Martin'e değil mi?
Martinin evinde Jon Snow tablosu var yani favorisi aslında diyelim. George Martin Sam'i kimin kankası yardımcısı takipçisi yaptı ? Jon Snow'un değil mi? Hayal dünyasının ürünü olan kitapta bile adam kendini çok sevdiği karaktere bir şekilde bağlamış. Bu adam zaten kendin birşeyler verdiğini çok belli ediyor. Kafa patlatmalar 'kuu kuu' , trajıkomik öldürmeler, hayatın 'küçük besleme' dizisindeki gibi hep acımasız olması kardeşlerin birbirlerine kavuşamaması ve 20 metre uzaklığa rağmen bile bir takım nedenlerden ötürü geri dönmeleri gibi gibi...
Devamı gelecek, şimdilik yorumlar sizlerindir
Sizlere çok önemli bir gözlemimi ve aldığım bir bilgiyi paylaşacağım.
Öncelikle sırf diziyi izlediyseniz spoiler yersiniz ve lütfen gerek yoksa okumayınız
Jon Snow hala dizi ve kitapta Ned Stark'ın oğlu gibi gözüküyor. Şimdi hatırlarsanız kitap flashbacklerinde de Ned kardeşi Lyanna yı kulede gül kokularının içerisinde ve kanlar içerisinde buluyor. Bilenleriniz düşünebilir ki Robert isyanında, Lyannanın tutulduğu kulede herhangi bir savaş veya arbede yaşanmamış. Rhegar Targaryen Lyannayı orada alı mı koydu yoksa yasak bir aşk mı yaşadı bu bilinmez bir gerçek; fakat işin aslı şu ki Lyanna ölürken Ned Stark'a 'Bana söz ver NEd ' diyor. Sonra Ned Stark Kışyarı'na geri döndüğünde elinde bir bebekle geliyor.
Buraya kadar kesin bir bilgi var elimizde. Ama şunlar da kesin olmayanlar:
- Rhegar Lyanna Stark ile münasebet yaşadımı, zorla bir ilişki mi oldu, bir anlık ihtiras mı idi.. belki de hiçbiri
- Robert Baratheon da Lyanna'ya aşıktı biliyorsunuz. Belki de Rhegar ile değilde Robert ve Lyanna arasında birşeyler oldu , ya da hiçbiri
Şimdi Daeneris Targaryen'e dönelim. Hatırlarsanız bu hatun ölümsüzler sarayına gittiğinde imgelemler görüyor. Drogoyu, üzerine kar yağmış demir tahtı vs vs.. Bir de buzdan bir duvarın üzerinde açmış mavi bir gül görüyor. Önemsiz olsa uçtan kıçtan bir anlam ifade etmese bunlar ona gözükmez idi.
Ha ne alaka derseniz de hatırlayın Lyanna ölürken mavi güllerin olduğu odada kanamış bir şekilde bulunmuştu. 'Gül ve kan kokulu bir odada'
Şimdi çıkartacağımız tek gerçek Lyanna Jon Snow'un annesi. Fakat babası şu veya bu diyemeyeceğim. Şuna yorum yaparım ki Robert'tan olsa zaten Ned direkt söylerdi bunu. 'Lyanna'nın yerini yedi krallık bile dolduramadı' diyen bir adam bu aşktan doğan bebeğe Lyanna'nın mirası olduğu için gözü gibi bakardı veya çok özel bir yere gönderirdi. Daeneris buz da açan mavi gülü görüyor ve Rheagar da bir targaryen.. Burda bir bağlantı var ama gene söylüyorum tek gerçek Jon Lyanna'nın oğlu
Belki bu kısımlar size internette gezen kilişe teorilerle aynı gelmiştir. ama şimdi hazır mısınız?
Ned Stark 1.sezonda Kral şehrine giderken Sur'a gönüllü olan Jon Snow ile yollarını ayırırken. 'Ne olursan ol benim kanımı taşıyorsun' diyor ona göre diyor yani reyiz Ama bakın ne de olsa oğlumsun demiyor. 'Aynı şey lan saçmalama' diyenleri duyar gibiyim fakat bu evrende kan bağı karı- koca, kardeşler, kardeşlerin evlatları, karının kocanın akrabaları için de kullanılıyor. Yani kardeşinizin yavrusu da sizin kanınızı taşıyor çünkü kardeşinle aynı kanı taşıyorsun
Örnek: Daenerys, Khal Drogo'nun akrabasına kanımın kanı diyor. Kan bağı var anlamında gibi..
Jon Snow'un son kitaptaki sözde ölümü:
Ölmeyecek arkadaşlar bu karakter. George Martin bunu entirikaların sura da yansıdığını göstermek ve dizi etkisi yaratmak için kitapta yaptı. Hem bu adamın evinde Jon Snow tablosu var yahu. Resimlerinde bile görebilirsiniz. Bir de kimseyle paylaşamayacağım bir kaynaktan öğrendiğim kadarı ile kesinlikle ölmeyecek ve Jon Snow önemli bir karakter (sandığınızdan daha önemli)
Şimdi Azor Ahai olabilir mi faslına giremem, fakat şunu biliyorum ki Kırmızı rahip kadın ona dizide bile sura gelince alevlerin arasından nasılda bakıyordu. Ölüm döşeğinde olsa bile yarı warg ve ona yardım edecek bir sürü dostu ve kırmızılı kadın var. Ki zaten ölmeyecek bunu size söyliyeyim. Lütfen neden diye sormayın ölmeyeceğini bilin yeter. Ama Azor ahai, yok babası Rhegar mı onu bilmiyorum.
Şimdi psiko analizimi de paylaşayım da şu işi amatörlükten kurtarayım.
Dizide ve kitap tasvirlerinde Sam karakteri kime benziyor ? George Martin'e değil mi?
Martinin evinde Jon Snow tablosu var yani favorisi aslında diyelim. George Martin Sam'i kimin kankası yardımcısı takipçisi yaptı ? Jon Snow'un değil mi? Hayal dünyasının ürünü olan kitapta bile adam kendini çok sevdiği karaktere bir şekilde bağlamış. Bu adam zaten kendin birşeyler verdiğini çok belli ediyor. Kafa patlatmalar 'kuu kuu' , trajıkomik öldürmeler, hayatın 'küçük besleme' dizisindeki gibi hep acımasız olması kardeşlerin birbirlerine kavuşamaması ve 20 metre uzaklığa rağmen bile bir takım nedenlerden ötürü geri dönmeleri gibi gibi...
Devamı gelecek, şimdilik yorumlar sizlerindir