Giriş Bölümü
Gün aydınlandı, gecenin lanetini bugünlükte üzerimizden kalktı.
Dayanak noktamız artık kalmadı, yurdumuz iblislerin elinde can çekişiyor.
Yüce kralımız bu işe arar bir çare ama ne fayda.
Güneş gitti mi günümüzden, iblisler alır devri bizden.
Her gün yüzlerce ölü, binlerce yaralı.
Kalpler kırık, bedenler yorgun.
Ruhlar ise bedendeyken bile bizim değildir ki gece bizde olsun.
Şehrimiz her gün yağmalanıyor, yakıp yıkılıyor.
Bulamıyoruz çare çünkü onlara ulaşamıyoruz.
Kendi yurdumuzda esiriz ve böylede kalacak gibiyiz.
İşte başlıyor yeni bir savaş daha,
Bu kez darbe daha da ağır olacak gibi.
Askerler bitkin, cephanemiz yok,
Ruhlarımız yoksun, kalplerimiz boş.
Kral Mardres’in vefatından önce bir hadise meydana gelmişti.
Haber çok hızlı yayıldı, ama cesaretimiz de bir o kadar zayıflamıştı.
Kuzey şehrimizde-evet o alınamaz dediğimiz şehrimiz- artık düşmüştü.
Ne yapacaktık? Biz ölümümü bekleyecektik yoksa ölüm mü bizi?
Ey sevgili çocuklarım, bu cümleler size öğüt olmalı,
Siz siz olun dostu düşmanı iyi ayırın,
Ama şunu da unutmayın ki, düşman hiçbir zaman uyumaz, kılıçlarla yenilmez,
Yenmek isteyen, bilek gücüyle değil akıl gücüyle yenmeyi denemeli.
Yoksa sizlerde helak olursunuz!
--------------------------------------------------------------------
Evet arkadaşlar değişik bir tarz deneyeyim dedim ve sonuç olarak bu çıktı. Bu hikayeyi bölüm bölüm yazacağım.
Gün aydınlandı, gecenin lanetini bugünlükte üzerimizden kalktı.
Dayanak noktamız artık kalmadı, yurdumuz iblislerin elinde can çekişiyor.
Yüce kralımız bu işe arar bir çare ama ne fayda.
Güneş gitti mi günümüzden, iblisler alır devri bizden.
Her gün yüzlerce ölü, binlerce yaralı.
Kalpler kırık, bedenler yorgun.
Ruhlar ise bedendeyken bile bizim değildir ki gece bizde olsun.
Şehrimiz her gün yağmalanıyor, yakıp yıkılıyor.
Bulamıyoruz çare çünkü onlara ulaşamıyoruz.
Kendi yurdumuzda esiriz ve böylede kalacak gibiyiz.
İşte başlıyor yeni bir savaş daha,
Bu kez darbe daha da ağır olacak gibi.
Askerler bitkin, cephanemiz yok,
Ruhlarımız yoksun, kalplerimiz boş.
Kral Mardres’in vefatından önce bir hadise meydana gelmişti.
Haber çok hızlı yayıldı, ama cesaretimiz de bir o kadar zayıflamıştı.
Kuzey şehrimizde-evet o alınamaz dediğimiz şehrimiz- artık düşmüştü.
Ne yapacaktık? Biz ölümümü bekleyecektik yoksa ölüm mü bizi?
Ey sevgili çocuklarım, bu cümleler size öğüt olmalı,
Siz siz olun dostu düşmanı iyi ayırın,
Ama şunu da unutmayın ki, düşman hiçbir zaman uyumaz, kılıçlarla yenilmez,
Yenmek isteyen, bilek gücüyle değil akıl gücüyle yenmeyi denemeli.
Yoksa sizlerde helak olursunuz!
--------------------------------------------------------------------
Evet arkadaşlar değişik bir tarz deneyeyim dedim ve sonuç olarak bu çıktı. Bu hikayeyi bölüm bölüm yazacağım.