Geçen akşam diziyi izlerken birden Eddard Stark'ı andılar ve Joffrey'e hakaret ettiler,çok güldüm.Aslında türk dizilerinde böyle şeylerin geçmesi GoT'un türkiye'de oldukça fazla izlendiğinin bir göstergesi..
↧
Haremde GoT :D
↧
Samwell Tarly
Samwell Tarly
Samwell Tarly, Lord Randyll Tarly ve karısı Melessa Florent’in en büyük oğullarıdır. Çoğunlukla ‘’Sam’’ diye hitap ederler, alay etmek içinse Sör Domuzcuk derler. Gece Gözcüleri’nin bir kahyasıdır. Kılıçların Fırtınası’nda POV karakter olmuştur. Dizide John Bradley tarafından canlandırılmaktadır.
Karakter ve Görünüm
Samwell oldukça şişman, koyu renk saçlı, geniş yuvarlak yüzlü ve solgun renkte gözlere sahip bir insandır. Müzik ve şarkıları sevmektedir ve silahlara karşı kitapları, zırha karşı yumuşak kumaşları tercih etmektedir. Aynı zamanda kan ve vahşetten korkan ödleğin biridir. Şişman, çekingen ve kendine güveni olmayan biri olmasına rağmen zeki ve düşüncelidir.
Tarih
Samwell, Lord Randyll Tarly ve karısı Melessa Florent’in ilk çocuklarıdır.7 Krallıktaki en iyi askeri Kumanlardan biri olarak anılan Lord Randyll, oğlunun yükselmesi ve ona düzgün bir veliaht olabilmesi için elindeki her türlü gücü kullanmıştır.Ancak Samwell onu her fırsatta hayal kırıklığına uğratmıştır. Sam, doğasını değiştirmek uğruna yapılan her şeyde feci bir şekilde başarısız olmuştur. Arbor’a yaver olarak gönderilmişti ama Redwyne ikizleri ona kabadayılık taslayınca Lord Paxter, Boynuz Tepe’ye geri göndermiştir. Bir düzine kılıç ustası onu sertleştirmekte başarısız oldu. Annesinin kıyafetlerini giyip zırhının içinde uyuyakalması gibi davranışlar ve hatta Qarth’lı savaşçıların onu cesur yapabilmek için yaban öküzü kanıyla banyo yaptırmaları başarısızlığa uğramıştır. Sam, bir tavuğun boğazlandığını gördüğünde bile ağlardı.
Lady Melessa kocasına üç kız doğurduktan sonra, Samwell'in erkek kardeşi Dickon doğdu. Dickon Samwell’de eksik olan tüm fiziksel güce sahip olduğunu gösterdi ve Randyll tüm ilgisini veliaht olarak daha umut verici olan en genç oğluna çevirdi. Zamanla Sam’in müzikle, yemekle ve diğer hoş şeylerle ilgilenmesine izin verildi. Bu arada Randyll, Samwell’in Eski Şehir’ e gidip üstat olmasını yasakladı. Hanesinden bir üyenin zincir takması onu dehşete düşürmüştü. Sam ergenliğe ulaştığında, babası acımasızca hanelerinin sahip olduğu kılıcı taşımaya değmediğini ve onun Gece Nöbetçileri’ne katılması gerektiğini söyledi. Bu şekilde veraset sırasında küçük kardeşinin yolundan çekilmiş olacaktı. Eğer bunu yapmazsa, Randyll, onun ertesi gün çıkacakları avda talihsiz bir kaza geçirip acı çekeceğine dair yemin etti. Sam siyahlara bürünmeyi tercih etti.
Önceki Olaylar
Taht Oyunları
Samwell Kara Kale’ye geldiğinde, Sör Alliser Thorne ve diğer tüm acemiler onu küçümsedi . Alliser ona "Sör Domuzcuk" lakabını taktı ve diğerlerinin ona acı çektirip kabadayılık taslamalarına engel olmadı. Sefil bir şekilde, Samwell kendisini savunan Jon Snow ’u arkadaş edindi, tabi bunda Jon’un Alliser'ın sinir bozuculuğunu kabullenip arkadaşlarını ikna ederek (gerekli olduğunda tehdit ederek) Alliser’ın adamlarının Sam’i rahatsız etmelerini durdurması da vardı.
Samwell, Sör Alliser'in eğittiği kimseden yardım görmedi ve yetersiz savaşçı olarak anıldı. Gece Nöbetçileri’nin adamı ve yemin edip Jon ve diğerlerine katılmaya hazır olmamasına rağmen Jon, onu koruyamayacak olduğunda Sam’in başına gelebileceklerden korkuyordu, bu yüzden Maester Aemon ‘u onu kahya olarak alması için ikna etti. Aemon bunu kabul etti ve onun asistanı olarak kargaların bakımını ve kütüphanedeki işleri verdi .
7 İnancı’yla doğup büyümesine rağmen, Samwell Gece Nöbeti’ne yemini Jon’la birlikte Yürek Ağacı’nın karşısında etmeye karar verdi. Othor ve Jafer Flowers’ın cesetlerindeki tuhaflıkları sezerek Lord Kumandan Mormont ‘u etkiledi. Jon’un Gece Nöbetçileri’ni terk edip yemininden dönmesine engel olan arkadaş grubunun içinde yer aldı.
Kralların Çarpışması
Sam uç Kuzey’e doğru olan Büyük Muhafız Birliği’ne katıldı. Görevi kuzgunlara bakmak ve Lord Kumandan Mormont'un yardımcılığını yapmaktı.Keşif grubu bir gece Craster’ın Kalesi’nde kaldığında, Craster’ın kızı ve karısı olan kızlardan Gilly’yle arkadaş oldu, kız aynı zamanda hamileydi ve çocuğun erkek olmasından korkuyordu. Craster çocuğu Ötekiler’e kurban edecekti. Samwell, ne yapacağını bilemedi ve Jon’dan yardım istedi ancak onun da yapabileceği bir şey yoktu.
Kılıçların Fırtınası
Kargaların Ziyafeti
Samwell Tarly, Lord Randyll Tarly ve karısı Melessa Florent’in en büyük oğullarıdır. Çoğunlukla ‘’Sam’’ diye hitap ederler, alay etmek içinse Sör Domuzcuk derler. Gece Gözcüleri’nin bir kahyasıdır. Kılıçların Fırtınası’nda POV karakter olmuştur. Dizide John Bradley tarafından canlandırılmaktadır.
Karakter ve Görünüm
Samwell oldukça şişman, koyu renk saçlı, geniş yuvarlak yüzlü ve solgun renkte gözlere sahip bir insandır. Müzik ve şarkıları sevmektedir ve silahlara karşı kitapları, zırha karşı yumuşak kumaşları tercih etmektedir. Aynı zamanda kan ve vahşetten korkan ödleğin biridir. Şişman, çekingen ve kendine güveni olmayan biri olmasına rağmen zeki ve düşüncelidir.
Tarih
Samwell, Lord Randyll Tarly ve karısı Melessa Florent’in ilk çocuklarıdır.7 Krallıktaki en iyi askeri Kumanlardan biri olarak anılan Lord Randyll, oğlunun yükselmesi ve ona düzgün bir veliaht olabilmesi için elindeki her türlü gücü kullanmıştır.Ancak Samwell onu her fırsatta hayal kırıklığına uğratmıştır. Sam, doğasını değiştirmek uğruna yapılan her şeyde feci bir şekilde başarısız olmuştur. Arbor’a yaver olarak gönderilmişti ama Redwyne ikizleri ona kabadayılık taslayınca Lord Paxter, Boynuz Tepe’ye geri göndermiştir. Bir düzine kılıç ustası onu sertleştirmekte başarısız oldu. Annesinin kıyafetlerini giyip zırhının içinde uyuyakalması gibi davranışlar ve hatta Qarth’lı savaşçıların onu cesur yapabilmek için yaban öküzü kanıyla banyo yaptırmaları başarısızlığa uğramıştır. Sam, bir tavuğun boğazlandığını gördüğünde bile ağlardı.
Lady Melessa kocasına üç kız doğurduktan sonra, Samwell'in erkek kardeşi Dickon doğdu. Dickon Samwell’de eksik olan tüm fiziksel güce sahip olduğunu gösterdi ve Randyll tüm ilgisini veliaht olarak daha umut verici olan en genç oğluna çevirdi. Zamanla Sam’in müzikle, yemekle ve diğer hoş şeylerle ilgilenmesine izin verildi. Bu arada Randyll, Samwell’in Eski Şehir’ e gidip üstat olmasını yasakladı. Hanesinden bir üyenin zincir takması onu dehşete düşürmüştü. Sam ergenliğe ulaştığında, babası acımasızca hanelerinin sahip olduğu kılıcı taşımaya değmediğini ve onun Gece Nöbetçileri’ne katılması gerektiğini söyledi. Bu şekilde veraset sırasında küçük kardeşinin yolundan çekilmiş olacaktı. Eğer bunu yapmazsa, Randyll, onun ertesi gün çıkacakları avda talihsiz bir kaza geçirip acı çekeceğine dair yemin etti. Sam siyahlara bürünmeyi tercih etti.
Önceki Olaylar
Taht Oyunları
Samwell Kara Kale’ye geldiğinde, Sör Alliser Thorne ve diğer tüm acemiler onu küçümsedi . Alliser ona "Sör Domuzcuk" lakabını taktı ve diğerlerinin ona acı çektirip kabadayılık taslamalarına engel olmadı. Sefil bir şekilde, Samwell kendisini savunan Jon Snow ’u arkadaş edindi, tabi bunda Jon’un Alliser'ın sinir bozuculuğunu kabullenip arkadaşlarını ikna ederek (gerekli olduğunda tehdit ederek) Alliser’ın adamlarının Sam’i rahatsız etmelerini durdurması da vardı.
Samwell, Sör Alliser'in eğittiği kimseden yardım görmedi ve yetersiz savaşçı olarak anıldı. Gece Nöbetçileri’nin adamı ve yemin edip Jon ve diğerlerine katılmaya hazır olmamasına rağmen Jon, onu koruyamayacak olduğunda Sam’in başına gelebileceklerden korkuyordu, bu yüzden Maester Aemon ‘u onu kahya olarak alması için ikna etti. Aemon bunu kabul etti ve onun asistanı olarak kargaların bakımını ve kütüphanedeki işleri verdi .
7 İnancı’yla doğup büyümesine rağmen, Samwell Gece Nöbeti’ne yemini Jon’la birlikte Yürek Ağacı’nın karşısında etmeye karar verdi. Othor ve Jafer Flowers’ın cesetlerindeki tuhaflıkları sezerek Lord Kumandan Mormont ‘u etkiledi. Jon’un Gece Nöbetçileri’ni terk edip yemininden dönmesine engel olan arkadaş grubunun içinde yer aldı.
Kralların Çarpışması
Sam uç Kuzey’e doğru olan Büyük Muhafız Birliği’ne katıldı. Görevi kuzgunlara bakmak ve Lord Kumandan Mormont'un yardımcılığını yapmaktı.Keşif grubu bir gece Craster’ın Kalesi’nde kaldığında, Craster’ın kızı ve karısı olan kızlardan Gilly’yle arkadaş oldu, kız aynı zamanda hamileydi ve çocuğun erkek olmasından korkuyordu. Craster çocuğu Ötekiler’e kurban edecekti. Samwell, ne yapacağını bilemedi ve Jon’dan yardım istedi ancak onun da yapabileceği bir şey yoktu.
Kılıçların Fırtınası
Spoiler:
Kargaların Ziyafeti
Spoiler:
↧
↧
Game of Thrones Fan Yapımı Videolar
Konuyu nereye açacağımı bulamadım, buraya açtım. Game of Thrones ile ilgili çok güzel videolar yapılıyor. Bu bölümde herkes beğendiği veya yaptığı videoları paylaşabilir.
Örneğin benim tekrar tekrar izlemekten zevk aldığım video
Örneğin benim tekrar tekrar izlemekten zevk aldığım video
↧
game of thrones tarihi
arkadaşlar ben bu serinin önce dizisini izledim .sonra devamında kitaplarını okudum şimdi kargaların ziyafeti de bitti yeni kitabını bekliyorum ama bi sorum olcak çok merak ediyorum bu ned stark ın el olamdan önceki tarihi yani prens rhegar ı deli kralı hangi kitapta anlatıyo veya nerden öğreneblirim.ilk kitapta mı anlatıyo ,yoksa diger kitapların ara bölümlerinde verilen bilgilerden mi çıkardınız cevaplarsanız çok sevinirm
↧
Hangi hanenin himayesinde olmak istersiniz?
diyelim ki; yıl 300 AL, siz basit bir köylüsünüz ve gitmek istiyorsunuz(işin burasında daha önce nerede olduğunuzun bir önemi yok). bunun için imkanlarınız var. nereye gitmek istersiniz? hangi hanenin himayesi altında yaşamak istersiniz? neden?
ben; pyke, stark ve arryn topraklarında asla yaşamam. soğuğu sevmiyorum, yöneticileri ne kadar iyi olsa da(ki değiller) iklim şartlarını değiştiremezler, tarım yapılamayan yerde ne işim var zaten, değil mi? ama illaki tercih etmem gerekse; mutlaka menzil toprakları veya dorne'u tercih ederim. savaştan etkilenmemiş, güneşi bol, yöneticileri iyi, her tür meyve sebzenin yetiştiği yerler, daha ne olsun?
savaş olmasaydı batı ve nehir topraklarına giderdim tabi:)
ben; pyke, stark ve arryn topraklarında asla yaşamam. soğuğu sevmiyorum, yöneticileri ne kadar iyi olsa da(ki değiller) iklim şartlarını değiştiremezler, tarım yapılamayan yerde ne işim var zaten, değil mi? ama illaki tercih etmem gerekse; mutlaka menzil toprakları veya dorne'u tercih ederim. savaştan etkilenmemiş, güneşi bol, yöneticileri iyi, her tür meyve sebzenin yetiştiği yerler, daha ne olsun?
savaş olmasaydı batı ve nehir topraklarına giderdim tabi:)
↧
↧
Lollys Stokeworth
Lollys Stokeworth
(Bu yazı ilk dört kitapta Kral Toprakları'nda yaşanan olaylardan AŞIRI spoiler bilgiler içerir!)
Takma Ad:Yarımakıllı Lollys
Ünvan:Stokeworth Leydisi
Bağlı Olduğu Hane:Stokeworth
Doğum:266 A.L
Kocası:Karasu'dan Sör Bronn
Kitaplar;
-Kralların Çarpışması(Görüldü)
-Kılıçların Fırtınası(Görüldü
-Kargaların Ziyafeti(Bahsedildi)
-Ejderhalarla Dans(Bahsedildi)
Görünümü ve Kişiliği
Lollys otüz üç yaşında,hastalıklı derecede obez,kendi halinde,sakin ve sıkıcı bir kız olarak tasvir edilir.
Son Olaylar
Kralların Çarpışması;
Lollys,Kuzey'in Kral I.Joffrey'e karşı ayaklanmasından sonra da Joffrey'in maiyetiyle birlikte sarayda kalmaya devam etmiştir ve Joffrey'in 13.İsim Günü için düzenlenen Turnuva'ya annesi Leydi Tanda ve ablası Leydi Falyse'yle birlikte katılmıştır.Lollys'ın Tyrion Lannister için mükemmel bir eş olacağına inanan Leydi Tanda gece gündüz Tyrion'u takip ederek onu kızı Lollys'le evlendirmeye çalışır ama Tyrion onu her seferinde bir şekilde geçiştirmeyi başarır.
Lollys;Prenses Myrcella'yı Dorne'a uğurlayan kafilenin içindedir.Prenses uğurlandıktan sonra,Kızıl Kale'ye dönüş yolunda,çıldıran Kral Toprakları halkı tarafından atından aşağı çekilir ve o güne kadar bakire olan Lollys bir güveççi dükkanının arkasında elli kez tecavüze uğrar.Daha sonra Altın Pelerinliler tarafından Domuzbeli Sokağı'nda çıplak bir şekilde kendi kendine sayıklarken bulunur.
Karasu Savaşı sırasında;Cersei'nin davetlisi olarak,annesi ve ablasıyla birlikte Maegor Hisarı'nda kalır.
Kılıçların Fırtınası;
Lollys Tyrion Lannister ve Sansa Stark'ın düğününe katılır ve düğün sırasında ağlar
Kraliçe Cersei;Joffrey'nin ölümünden dolayı Tyrion'ın suçlandığı davada,Bronn'un desteğini Tyrion'dan esirgemek amacıyla Bronn'la Lollys'i evlendirir ve Bronn'un tarafsız kalmasını sağlar.
Kargaların Ziyafeti;
Lollys'in hamileliği seyahat etmesine el vermeyecek kadar ilerlediğinden annesiyle birlikte Stokeworth Kalesi'nden ayrılamayarak Lord Tywin'in cenazesine katılamamışlardır.
Kraliçe Cersei'nin doğan piç çocuğa Tywin adı verilmesini yasaklamasının ardından Sör Bronn çocuğa Tyrion adını koyar.
(Bu yazı ilk dört kitapta Kral Toprakları'nda yaşanan olaylardan AŞIRI spoiler bilgiler içerir!)
Takma Ad:Yarımakıllı Lollys
Ünvan:Stokeworth Leydisi
Bağlı Olduğu Hane:Stokeworth
Doğum:266 A.L
Kocası:Karasu'dan Sör Bronn
Kitaplar;
-Kralların Çarpışması(Görüldü)
-Kılıçların Fırtınası(Görüldü
-Kargaların Ziyafeti(Bahsedildi)
-Ejderhalarla Dans(Bahsedildi)
Görünümü ve Kişiliği
Lollys otüz üç yaşında,hastalıklı derecede obez,kendi halinde,sakin ve sıkıcı bir kız olarak tasvir edilir.
Son Olaylar
Kralların Çarpışması;
Lollys,Kuzey'in Kral I.Joffrey'e karşı ayaklanmasından sonra da Joffrey'in maiyetiyle birlikte sarayda kalmaya devam etmiştir ve Joffrey'in 13.İsim Günü için düzenlenen Turnuva'ya annesi Leydi Tanda ve ablası Leydi Falyse'yle birlikte katılmıştır.Lollys'ın Tyrion Lannister için mükemmel bir eş olacağına inanan Leydi Tanda gece gündüz Tyrion'u takip ederek onu kızı Lollys'le evlendirmeye çalışır ama Tyrion onu her seferinde bir şekilde geçiştirmeyi başarır.
Lollys;Prenses Myrcella'yı Dorne'a uğurlayan kafilenin içindedir.Prenses uğurlandıktan sonra,Kızıl Kale'ye dönüş yolunda,çıldıran Kral Toprakları halkı tarafından atından aşağı çekilir ve o güne kadar bakire olan Lollys bir güveççi dükkanının arkasında elli kez tecavüze uğrar.Daha sonra Altın Pelerinliler tarafından Domuzbeli Sokağı'nda çıplak bir şekilde kendi kendine sayıklarken bulunur.
Karasu Savaşı sırasında;Cersei'nin davetlisi olarak,annesi ve ablasıyla birlikte Maegor Hisarı'nda kalır.
Kılıçların Fırtınası;
Lollys Tyrion Lannister ve Sansa Stark'ın düğününe katılır ve düğün sırasında ağlar
Kraliçe Cersei;Joffrey'nin ölümünden dolayı Tyrion'ın suçlandığı davada,Bronn'un desteğini Tyrion'dan esirgemek amacıyla Bronn'la Lollys'i evlendirir ve Bronn'un tarafsız kalmasını sağlar.
Kargaların Ziyafeti;
Lollys'in hamileliği seyahat etmesine el vermeyecek kadar ilerlediğinden annesiyle birlikte Stokeworth Kalesi'nden ayrılamayarak Lord Tywin'in cenazesine katılamamışlardır.
Kraliçe Cersei'nin doğan piç çocuğa Tywin adı verilmesini yasaklamasının ardından Sör Bronn çocuğa Tyrion adını koyar.
↧
Bir fantastik kitapta ne olmalı/olmamalı?
Farklı taraflar ve bakış açıları olmalı, eğer olay tek bir kahramana bağlı değilse tabi. Ayrıca mucizevi kurtulmalar olmamalı bence. Sizce bir fantastik kitapta Neler olmalı ya da olmamalı?
↧
Arn Tempelriddaren (Arn: The Knight Templar)
↧
Mutlu Yıllara !
Roberti Noel babaya benzettiğim için ona yaptım :)
Mutlu yıllar geçirmeniz dileğiyle
↧
↧
merhaba
2008'den beri ilk defa bi foruma üye oldum hadi bakalım hayırlısı...
↧
Şövalyelik
Bir şövalye Yedi İnancı’nın ve Yedi Krallık’ın feodal kültürünün, ağır zırh giyen geleneksel bir savaşçı sınıfının bir üyesidir. Lordlar ve normal halk arasında bir sosyal statüde bulunur. Soyluluğa karşın, miras yoluyla elde edilmeyen bir ünvandır ve basit doğumlular da şövalye olabilir. Şövalyeler “Sör” diye çağrılır.
Halktan birinin ve ya piçlerin sosyal durumlarını ve paralarını iyileştirebilmelerinin en anlaşılır belki de kaçınılmaz yoludur şövalyelik. Şövalyeler, bekârlık, evlilikten, çocuk sahibi olmaktan ve ya toprak sahibi olmaktan uzak durma gibi ciddi sınırlayıcı yeminler etmez. Olumsuz tarafıysa, getirdiği birkaç avantajın yanında çok büyük giderleri ve riskleri de getirir. Ama aynı zamanda önemli fırsatlar için kapılarını açıyor.
Gerçekte, ordunun kuvvetinde şövalyeliğin görünüşü çok önemlidir. Şövalyelerden ne zaman olursa olsun ihtiyaç olduğunda dövüşmesi beklenir. Geleneksel olarak mızrak, kalkan ve kılıçlı ve metal zırh giyen ağır süvarilerdir. Bazı şövalyeler balta, çekiç ve zıpkın gibi farklı silahlarla dövüşmeyi tercih ederler. En az bir tane, ama genelde olarak iki adet atları olur. Bunlardan biri savaş atı, diğeri günlük sürmek için kullanılan atlardır.
Şövalyeler kalkanlarında ve zırhlarında kendi armalarını taşırlar. Genellikle aile armalarını kullanırlar. Aile armasına sahip olmayanlar ve ya kullanmak istemeyenler kendi armaların yaratırlar. Bu kişisel armalar genellikle şövalyeliği nasıl kazandığıyla ve ya bazı kişisel işaretlerinin resmedilmesidir. Çoğu şövalye miğferlerinin tepesinde armalarının temalarıyla süsler. Zengin şövalyeler sıkça süslü zırhları ve silahlarıyla uzaktan ayırt edilir. Verniklenmiş, mücevherli zırhlar ve ya çeşitli malzemelerle süslenmiş pelerinlerle gösteriş yaparak sosyal statülerini gösterirler.
Şövalye olmak için geleneksel süreç üç aşamadan oluşur.
Yaver çömezi : yaver çömezi olacak çocuk yetiştirici bir şövalyeye bağlanır. Lordların ve şövalyelerin çocuklarının çoğu akrabalarına ve ya birliklere gönderilirken başka yaver çömezleri kendi babalarına hizmet etmeye gelir. Yaver çömezleri sırasıyla mızrak ve kılıç antrenmanları gibi çok önemli yetenek isteyen eğitimlerle başlar. Tipik eğitim köreltilmiş silahlar ve eğimli halkaları kapsar.
Yaver : çocuk ergenlik çağına gelince yaver aşamasına geçer. Yaverler silahlarına, zırhına bir şövalye kadar iyi kullanmayı ve ilgilenmeyi hakkıyla öğrenmelidir. Savaş zamanında yaverler savaşa ustalarının yanında katılır, savaş gereçlerini hazırlar ve yanında savaşırlar. Bazı yaverler asla şövalye olmayı seçmez, hayatının geri kalanını yaver olarak geçirir. Bu olabilir çünkü insan şövalyelerin savaşçı hayat tarzına eğilimli olmayabilir ya da kendini donatacak parası olmayabilir.
Şövalyelik : her şövalye her sebepten olursa olsun başka bir adamı şövalye ilan edebilir. Bu genellikle yaver yetişkinliğe ulaştığında ya da ustası onun şövalyelik sorumluluğunu alabilmeye kayık olduğuna karar verirse gerçekleşir. Şövalye geleneğine uygun yükselmeyen bir kişi, hizmetine karşılık ödül olarak şövalye ilan edilir. Bu şekilde genellikle askerlere ve ya büyük bir cesaret ve ya hüner gösteren küçük halktan biri şövalye ilan edilebilir. Şövalyelik öncül savaşçı konum olarak görülür, büyük lordların çocukları bile gerekli şartları yerine getiremezse şövalye ilan edilemez. Aksini yapmak onur kaybetmek yerine elde eder ve böylece kendisini ve ailesini alay konusu olmaktan korur. Toplumsal baskılar, küçük ve bencil sebeplerden dolayı verilen şövalyelikleri önler.
Şövalye ilan edilme töreni çok basit ve ya çok karışık olabilir, her törenin ortak ritueli, şövalye namzetinin diz çökmesi ve omuzlarına kılıç değdirilerek şövalye ilan edilmesidir. Törenlerde genellikle Yedi’nin ilahileri söylenir. Şövalye ilan edilirken, adil ve onurlu olmak için sıkça Yedi’nin ismini tekrar ederler (charged). Detaylı bir şövalye töreninde, müstakbel şövalye Savaşçı’nın önünde gece nöbeti bekler, zırhı üstünde ve kılıcını Savaşçı^ya sunarak. Mütevazılığini kanıtlamak için septe çıplak ayakla yürüyerek gelir. Sözlerden sonra kılıç kemerini takarak şövalyeliği alması için boyanmamış yün giyerler. Yeni şövalyeler bazen septonlar tarafından yedi yağ ile kutsanırlar. Yüksek statüdeki ya da şöhretli kişilerin töreni gerçekleştirdirildiğinde, bu şövalye için büyük bir onur kabul edilir.
Şövalye töreni, kişinin ismi ve (varsa) hanesinin okunmasıyla başlar. Sonra şövalye ilanı ritueli gerçekleşir.
Kılıç sağ omuza dokundurulduğunda “Savaşçı’nın isminde cesur olmak için seni görevlendireceğim”. Kılıç sol omza doğru giderken “Baba’nın isminde adil olmak için seni görevlendireceğim”. Sol omuzda “Anne’nin isminde genç ve masumları savunmak için seni görevlendireceğim”. Sağ tarafa “Bakire’nin isminde bütün kadınları korumak için seni görevlendireceğim”.
Yeminli kılıç : bazı topraksız şövalyeler, efendileri olarak gördükleri başka adamlara yeminli kılıç olurlar. Efendilerinden savaşlardaki hizmeti karşılığı yemek, sığınak ve para alırlar. Seferberlik boyunca, lordlar sıklıkla geçici kaynak olarak bol miktarda yeminli kılıç kiralarlar. Seferberlik sonunda lordlar ihtiyacı olmayan şövalyelerin çoğunu serbest bırakır ve tekrar gezgin şövalyesi olurlar
Topraklı şövalyeler : topraklarında bir konutları bulunan şövalye türüdür. Topraklarında köylüleri çalıştırırlar ve yeminli kılıçlar alabilirler. Topraklı şövalyeler, topraklarının bulunduğu lordları için dövüşmeye yeminlidir. En zengin şövalyeler en fakir lordlardan daha fazla toprağı yönetirken, şövalyelerin topraklarında adaleti yerine getirme yetkisi yoktur
Kuzey süvarileri : birkaç kuzeyli Yedi’ye ibadet ederler, çok nadir şövalye olmayı tercih ederler. Buna rağmen kuzeyde şövalyeliğe benzer savaşçı gelenekleri vardır. Kuzeydeki ağır süvari birlikleri kuzeydeki şövalye birliklerine işlevsel olarak çok yakındır ama isimleri şövalye değildir.
Gerçek şövalye : tüm yeminlerini izleyen,şövalyeliğin tüm gerekliliklerini yerine getiren, şövalyelik kavramının kanlı canlı vücut bulmuş halidir.
Çiçek Şövalyesi
Tarihi
Şövalyelik Westeros’a Andal İstilası sırasında gelmiş ve Westeros’a yerleşmiş bir Andal kültürüdür. Andalların Westeros’u fethindeki askeri başarısında, çelik materyalleriyle şövalyeler çok önemli bir rol oynamışlardır. Westeros kültürü üzerindeki Andal etkisi, şövalyeleri Yedi Krallık’taki savaşların omurgası yapmıştır. Buna rağmen, Kuzey, Demir Adalar ve Dorne gibi Andal asimilasyonuna daha az maruz kalmış bölgelerde şövalyelik pek fazla görülmez.Westeros'da Şövalyeler
Şövalyeler, cesur yürekli, namuslu, kendi düşünceleri göre için doğru hareket etmeye, feodal derebeyine sadık olmaya ve İnanç’ı savunmaya inanır. Aslında çoğu şövalye yükselmeyi ve soylu olabilmeyi ister ama çoğu bu düşünceden kısa bir sürede vazgeçer. Çoğu denemez bile, şövalyelikte itibar ve fırsat ararlar. Halktan birinin ve ya piçlerin sosyal durumlarını ve paralarını iyileştirebilmelerinin en anlaşılır belki de kaçınılmaz yoludur şövalyelik. Şövalyeler, bekârlık, evlilikten, çocuk sahibi olmaktan ve ya toprak sahibi olmaktan uzak durma gibi ciddi sınırlayıcı yeminler etmez. Olumsuz tarafıysa, getirdiği birkaç avantajın yanında çok büyük giderleri ve riskleri de getirir. Ama aynı zamanda önemli fırsatlar için kapılarını açıyor.
Gerçekte, ordunun kuvvetinde şövalyeliğin görünüşü çok önemlidir. Şövalyelerden ne zaman olursa olsun ihtiyaç olduğunda dövüşmesi beklenir. Geleneksel olarak mızrak, kalkan ve kılıçlı ve metal zırh giyen ağır süvarilerdir. Bazı şövalyeler balta, çekiç ve zıpkın gibi farklı silahlarla dövüşmeyi tercih ederler. En az bir tane, ama genelde olarak iki adet atları olur. Bunlardan biri savaş atı, diğeri günlük sürmek için kullanılan atlardır.
Şövalyeler kalkanlarında ve zırhlarında kendi armalarını taşırlar. Genellikle aile armalarını kullanırlar. Aile armasına sahip olmayanlar ve ya kullanmak istemeyenler kendi armaların yaratırlar. Bu kişisel armalar genellikle şövalyeliği nasıl kazandığıyla ve ya bazı kişisel işaretlerinin resmedilmesidir. Çoğu şövalye miğferlerinin tepesinde armalarının temalarıyla süsler. Zengin şövalyeler sıkça süslü zırhları ve silahlarıyla uzaktan ayırt edilir. Verniklenmiş, mücevherli zırhlar ve ya çeşitli malzemelerle süslenmiş pelerinlerle gösteriş yaparak sosyal statülerini gösterirler.
Şövalyelik Aşamaları
Şövalye olmak için geleneksel süreç üç aşamadan oluşur.
Yaver çömezi : yaver çömezi olacak çocuk yetiştirici bir şövalyeye bağlanır. Lordların ve şövalyelerin çocuklarının çoğu akrabalarına ve ya birliklere gönderilirken başka yaver çömezleri kendi babalarına hizmet etmeye gelir. Yaver çömezleri sırasıyla mızrak ve kılıç antrenmanları gibi çok önemli yetenek isteyen eğitimlerle başlar. Tipik eğitim köreltilmiş silahlar ve eğimli halkaları kapsar.
Yaver : çocuk ergenlik çağına gelince yaver aşamasına geçer. Yaverler silahlarına, zırhına bir şövalye kadar iyi kullanmayı ve ilgilenmeyi hakkıyla öğrenmelidir. Savaş zamanında yaverler savaşa ustalarının yanında katılır, savaş gereçlerini hazırlar ve yanında savaşırlar. Bazı yaverler asla şövalye olmayı seçmez, hayatının geri kalanını yaver olarak geçirir. Bu olabilir çünkü insan şövalyelerin savaşçı hayat tarzına eğilimli olmayabilir ya da kendini donatacak parası olmayabilir.
Şövalyelik : her şövalye her sebepten olursa olsun başka bir adamı şövalye ilan edebilir. Bu genellikle yaver yetişkinliğe ulaştığında ya da ustası onun şövalyelik sorumluluğunu alabilmeye kayık olduğuna karar verirse gerçekleşir. Şövalye geleneğine uygun yükselmeyen bir kişi, hizmetine karşılık ödül olarak şövalye ilan edilir. Bu şekilde genellikle askerlere ve ya büyük bir cesaret ve ya hüner gösteren küçük halktan biri şövalye ilan edilebilir. Şövalyelik öncül savaşçı konum olarak görülür, büyük lordların çocukları bile gerekli şartları yerine getiremezse şövalye ilan edilemez. Aksini yapmak onur kaybetmek yerine elde eder ve böylece kendisini ve ailesini alay konusu olmaktan korur. Toplumsal baskılar, küçük ve bencil sebeplerden dolayı verilen şövalyelikleri önler.
Şövalyelik Töreni
Şövalye ilan edilme töreni çok basit ve ya çok karışık olabilir, her törenin ortak ritueli, şövalye namzetinin diz çökmesi ve omuzlarına kılıç değdirilerek şövalye ilan edilmesidir. Törenlerde genellikle Yedi’nin ilahileri söylenir. Şövalye ilan edilirken, adil ve onurlu olmak için sıkça Yedi’nin ismini tekrar ederler (charged). Detaylı bir şövalye töreninde, müstakbel şövalye Savaşçı’nın önünde gece nöbeti bekler, zırhı üstünde ve kılıcını Savaşçı^ya sunarak. Mütevazılığini kanıtlamak için septe çıplak ayakla yürüyerek gelir. Sözlerden sonra kılıç kemerini takarak şövalyeliği alması için boyanmamış yün giyerler. Yeni şövalyeler bazen septonlar tarafından yedi yağ ile kutsanırlar. Yüksek statüdeki ya da şöhretli kişilerin töreni gerçekleştirdirildiğinde, bu şövalye için büyük bir onur kabul edilir.
Şövalye töreni, kişinin ismi ve (varsa) hanesinin okunmasıyla başlar. Sonra şövalye ilanı ritueli gerçekleşir.
Kılıç sağ omuza dokundurulduğunda “Savaşçı’nın isminde cesur olmak için seni görevlendireceğim”. Kılıç sol omza doğru giderken “Baba’nın isminde adil olmak için seni görevlendireceğim”. Sol omuzda “Anne’nin isminde genç ve masumları savunmak için seni görevlendireceğim”. Sağ tarafa “Bakire’nin isminde bütün kadınları korumak için seni görevlendireceğim”.
Şövalye Tipleri
Gezgin şövalyeleri : ustasız olarak başı boş dolaşan bir şövalye türüdür. Gezgin şövalyeler olarak isimlendirilirler çünkü dünyevi varlığının çoğu kolları ve atıdır ve genellikle dışarıda yatmak zorundadırlar. Gezgin şövalyelerinin çoğu iş aramak, para kazanmak için turnuvalara katılmak ve kiralanmak umuduyla becerilerini göstermek için seyahat ederler. Daha az dürüst gezgin şövalyeleri savaş eğitimini haydutluk yönünde kullanırlar. Bu sebepten, gezgin şövalyeleri sıklıkla güvenilmez ve kötü ünleriyle anılırlar. Gezgin şövalye teriminin kendisi aşağılayıcı kabul edilir.Yeminli kılıç : bazı topraksız şövalyeler, efendileri olarak gördükleri başka adamlara yeminli kılıç olurlar. Efendilerinden savaşlardaki hizmeti karşılığı yemek, sığınak ve para alırlar. Seferberlik boyunca, lordlar sıklıkla geçici kaynak olarak bol miktarda yeminli kılıç kiralarlar. Seferberlik sonunda lordlar ihtiyacı olmayan şövalyelerin çoğunu serbest bırakır ve tekrar gezgin şövalyesi olurlar
Topraklı şövalyeler : topraklarında bir konutları bulunan şövalye türüdür. Topraklarında köylüleri çalıştırırlar ve yeminli kılıçlar alabilirler. Topraklı şövalyeler, topraklarının bulunduğu lordları için dövüşmeye yeminlidir. En zengin şövalyeler en fakir lordlardan daha fazla toprağı yönetirken, şövalyelerin topraklarında adaleti yerine getirme yetkisi yoktur
Kuzey süvarileri : birkaç kuzeyli Yedi’ye ibadet ederler, çok nadir şövalye olmayı tercih ederler. Buna rağmen kuzeyde şövalyeliğe benzer savaşçı gelenekleri vardır. Kuzeydeki ağır süvari birlikleri kuzeydeki şövalye birliklerine işlevsel olarak çok yakındır ama isimleri şövalye değildir.
Gerçek şövalye : tüm yeminlerini izleyen,şövalyeliğin tüm gerekliliklerini yerine getiren, şövalyelik kavramının kanlı canlı vücut bulmuş halidir.
↧
[İçeri]Yılbaşı Planı Suya Düşen ....
Merhabalar
Müthiş bir yılbaşı planımın suya düşmesinin ardından düşündüm düşündüm ve ne yapabilirim dedim ve şu fikir aklıma geldi:
Yani sizinde yılbaşı planınız suya düşmüşse yada hiç plan yapmamışsanız yarın açacağım google hangout'ana birinci sıradan davetlisiniz.
Hangout'ta ne yapılır:
İsteyen kamera açar isteyen mikrofondan istediğini söyler. Yada isteyen bilgisayarının içinden istediğini gösterebilir. Anlık sohbet yapabilir. Bir carcuna olabilir. Şarkı söyler bağırır. Herşeyi yapabilir.
Hangoutta isteyen istediğini yapmakta özgür olacaktır. Sadece insanlarla alay etmek, rencide etmek (kamera açanlar için) kesin olarak yasaktır. Bunu yapan olursa hangouttan atılır bir daha da alınmaz. Tek başına yıl başı geçirir.
Hangouta nerden gireceğim derseniz:
Öncelikle herkesin GOOGLE+ hesabı olması gerek. Yoksa da gmail ile hemen açılabilir. Daha sonrada benim yarın atacağım linki beklemeli. O linke tıklayarak girebileceksiniz.
Yarın bu saatlerde linki buraya atacağım.
Müthiş bir yılbaşı planımın suya düşmesinin ardından düşündüm düşündüm ve ne yapabilirim dedim ve şu fikir aklıma geldi:
GELENEKSEL OLMASI BEKLENEN 1. GOOGLE HANGOUT YILBAŞI PARTİSİ
Yani sizinde yılbaşı planınız suya düşmüşse yada hiç plan yapmamışsanız yarın açacağım google hangout'ana birinci sıradan davetlisiniz.
Hangout'ta ne yapılır:
İsteyen kamera açar isteyen mikrofondan istediğini söyler. Yada isteyen bilgisayarının içinden istediğini gösterebilir. Anlık sohbet yapabilir. Bir carcuna olabilir. Şarkı söyler bağırır. Herşeyi yapabilir.
Hangoutta isteyen istediğini yapmakta özgür olacaktır. Sadece insanlarla alay etmek, rencide etmek (kamera açanlar için) kesin olarak yasaktır. Bunu yapan olursa hangouttan atılır bir daha da alınmaz. Tek başına yıl başı geçirir.
Hangouta nerden gireceğim derseniz:
Öncelikle herkesin GOOGLE+ hesabı olması gerek. Yoksa da gmail ile hemen açılabilir. Daha sonrada benim yarın atacağım linki beklemeli. O linke tıklayarak girebileceksiniz.
Yarın bu saatlerde linki buraya atacağım.
↧
Stardust
“Stardust”ta sevdiği kadının kalbini kazanabilmek için Yvaine adlı yıldızı sönmek üzere olan bir oyuncuya yeniden hayat vermeye söz veren Tristian’ın öyküsü anlatılır. Tristian ile Yvaine beraber çıktıkları macerada Kaptan Shakespeare adlı bir korsan ve şeytani ruhlu bir cadıyla yüz yüze gelmek zorunda kalacaklardır.
↧
↧
Vodrag Efsaneleri: Varoluşun Şarkısı
(Aslında şarkı değil, şiir)
Varoluşun Şarkısı
Karanlıktı başlangıç, siyahdan öte,
Ve dört renk vardı karanlık içinde.
Mavi ve sarı, elmas ve altındı,
Ve biri yakut kırmızı,
Gri ise benziyordu parlak gümüşe.
Ateşti kırmızı, mavi ise su,
Sarı havaydı, gri ise toprak.
Ne sesi vardı birinin, ne de kokusu,
Sadece renkler vardı, soluk ve parlak.
Ne kraldı biri, ne de bir yerin lordu,
Ne aşağıydı biri, ne de diğeri üstün.
Eşitti hepsi ve farklıydı dördü,
Silahşörüydü hepsi, eşsiz bir gücün.
Ne savaştı dört güç, ne de küstü birbirine,
Gücünü verdi her biri diğerine.
Işık olsun dendi ateşin gücüyle,
Ve nefes alındı havanın emriyle.
Dört renk vardı sadece,
Her biri eşsiz bir güç.
Oğulları doğdu karanlığın içinde,
Üç yeni güç.
Yeşildi ilki, nefes alıyordu ama hava değil,
Parlıyordu ateşin ışığından yoksun.
Hareket ve yaşamdı yeşil,
Ne ölüydü, ne yorgun.
Beyazdı ikinci,
Herşeyden saf ve temiz.
Canlılıktan yoksundu, maddeydi,
Hem hareketli, hem hareketsiz.
Siyahtı üç,
Ruh ve enerji.
Hem canlı, hem ölü olan güç,
Karanlığın reddettiği.
Torunlar geldi sonra,
Ateşin etrafındaki küreler,
Bazı kürelerde hava,
Bazılarında hiçlikler.
Ateşler döndü siyahın etrafında,
Baba boyun eğiyordu oğluna,
Torunlar dönüyordu boşlukta,
Ateş ve siyahın huzurunda.
Ve torunlar büyüdü, nefes alıyordu artık,
Her birinde yürüyordu, binlerce farklı yaratık.
Yeşil, beyaz ve siyah birleşti,
Her beden oldu bir krallık.
Ama yeşil ölüyordu,
Ölüm ile soluyordu.
Beyaz yükseliyordu göğe,
Siyah vuruluyordu zincire.
Beyazlar bazen konuşuyordu,
Dönüşüyordu seslere.
Hep birlikte uluyordu,
Bitmeyen şarkı içinde...
Önerileriniz varsa duymak isterim, şiirin bazı kafiyelerini özellikle çok kötü yaptığımı düşünüyorum.
Varoluşun Şarkısı
Karanlıktı başlangıç, siyahdan öte,
Ve dört renk vardı karanlık içinde.
Mavi ve sarı, elmas ve altındı,
Ve biri yakut kırmızı,
Gri ise benziyordu parlak gümüşe.
Ateşti kırmızı, mavi ise su,
Sarı havaydı, gri ise toprak.
Ne sesi vardı birinin, ne de kokusu,
Sadece renkler vardı, soluk ve parlak.
Ne kraldı biri, ne de bir yerin lordu,
Ne aşağıydı biri, ne de diğeri üstün.
Eşitti hepsi ve farklıydı dördü,
Silahşörüydü hepsi, eşsiz bir gücün.
Ne savaştı dört güç, ne de küstü birbirine,
Gücünü verdi her biri diğerine.
Işık olsun dendi ateşin gücüyle,
Ve nefes alındı havanın emriyle.
Dört renk vardı sadece,
Her biri eşsiz bir güç.
Oğulları doğdu karanlığın içinde,
Üç yeni güç.
Yeşildi ilki, nefes alıyordu ama hava değil,
Parlıyordu ateşin ışığından yoksun.
Hareket ve yaşamdı yeşil,
Ne ölüydü, ne yorgun.
Beyazdı ikinci,
Herşeyden saf ve temiz.
Canlılıktan yoksundu, maddeydi,
Hem hareketli, hem hareketsiz.
Siyahtı üç,
Ruh ve enerji.
Hem canlı, hem ölü olan güç,
Karanlığın reddettiği.
Torunlar geldi sonra,
Ateşin etrafındaki küreler,
Bazı kürelerde hava,
Bazılarında hiçlikler.
Ateşler döndü siyahın etrafında,
Baba boyun eğiyordu oğluna,
Torunlar dönüyordu boşlukta,
Ateş ve siyahın huzurunda.
Ve torunlar büyüdü, nefes alıyordu artık,
Her birinde yürüyordu, binlerce farklı yaratık.
Yeşil, beyaz ve siyah birleşti,
Her beden oldu bir krallık.
Ama yeşil ölüyordu,
Ölüm ile soluyordu.
Beyaz yükseliyordu göğe,
Siyah vuruluyordu zincire.
Beyazlar bazen konuşuyordu,
Dönüşüyordu seslere.
Hep birlikte uluyordu,
Bitmeyen şarkı içinde...
Önerileriniz varsa duymak isterim, şiirin bazı kafiyelerini özellikle çok kötü yaptığımı düşünüyorum.
↧
Yeni Yıldan beklentiler neler ?
Benim Para tabiki :)
↧
Merhaba
Gördüğüm en iyi forumlardan. Aradağım her bilgi var. Herkeste baya eğlenceli. Herkese selamlar iyi forumlar.
↧
genişletilmiş evren
sizce buz ve ateşin şarkısında aynı star wars da ki genişletilmiş evren olsa nasıl olur
↧
↧
Haneler Arası Çekişmeler
Stark-Bolton
Boltonlar yüzyıllarca Kuzeyin Kralları Kışyarı'lı Starklarla şiddetli çekişmeler yaşamışlardır. Boltonlar, Starklara karşı bazı başarılar elde etmişler, birkaç Stark lordunun derisini yüzmüşler ve onları kalelerine asmışlardır. Söylentilere göre bazı Bolton lordları Starklarınki de dahil olmak üzere düşmanlarının derilerini pelerin olarak giyerlermiş. Bu uygulama Boltonlara kötü bir ün kazandırmıştır ve hatta efsanevi Gecenin Kralı'nın bir Bolton olduğu iddia edilmiştir.
Yaklaşık olarak 1000 yıl önce Boltonlar nihayet Kuzeyin Krallarına sadakat yemini etmiştir ve düşmanlarının derilerin yüzme taktiğinden vazgeçmeyi kabul etmişlerdir. Yine de 300 yıl önce Boltonlar, Kışyarı'lı Starklara karşı isyan etmişlerdir. Stark orduları, Boltonlar bir kez daha silahlarını bırakıp, bayraklarını indirmeden önce 4 yıl boyunca Dehşet Kalesini kuşatmışlardır. Boltonlar'ın gizlice mahkumlarının derisini yüzmeye devam ettiği ve kalenin altında bu iş için gizli bir oda olduğu konusundaki söylentiler devam etse de 300 yıldır Starklara sadık kalmaya devam etmişlerdir.
Spoiler:
Lannister-Reyne
Reyne Hanesi, Batı Topraklarında soyu tükenmiş bir hanedir. Bir zamanlar Batı'da Lannister'lardan sonra en güçlü ve zengin haneydiler. Tüm bu güçleri, Tarbeck Hanesi'yle birlikte Lannister'lara isyan edince sona ermiştir. Hanenin tüm üyeleri Tywin Lannister tarafından öldürülmüştür. Reyne Hanesinin Blackfyre İsyanı sırasında Daemon Blackfyre'ın tarafını tuttuğu bilinmektedir.
Martell-Yronwood
Yronwood hanesi Dorne bölgesinin Martell'lerden sonraki en güçlü hanesidir ve Yol Koruyucuları olarak bilinirler. Rhonyar halkı ve Nymeria Dorne'a gelmeden önce bölgenin en önemli krallıklarından birisi olarak hüküm sürmektelerdi. Rhonyar göçünden sonrada krallık ünvanları olan "Bloodroyal" sıfatını korudular.
Nymeria'nın Dorne istilası sırasında ve öncesinde Martell hanesi ile Dorne'un hakimiyeti için mücadele edip bu konuda rakip oldular. Öyle ki Blackfyre isyanında Aegor Rivers'ın yanında saf tutup Martell'lerin ayağını kaydırmak için çaba sarfettiler.
Spoiler:
Tully-Frey
İkizler, Üç Dişli Mızrak'taki Yeşil Çatal'ın üzerinde bir köprü üzerinde karşılıklı kurulmuş iki kaledir. Hanenin lordu Geçit'in Lordu olarak adlandırılır. İkizlerin stratejik konumu hanenin oldukça zengin olmasına neden olmuştur. Frey, 600 yıllık geçmişiyle Westeros'un en genç hanelerinden biridir. Hızlı şekilde güçlenmeleri diğer güçlü hanelerin onlara sonradan görme olarak bakmalarına neden olmuştur. Lord Walder Frey köklü ailelerin hanesini bu şekilde yargılanmesından nefret eder.
Frey Hanesi Fetih Savaşından sonra Tully Hanesine yemin ederek diğer Nehir Lordlarına katılmıştır. Lord Walder'ın uzun hükmü boyunca, hane genişlemiş ve pek çok üyeye sahip olmuştur. Walder'ın liderlendiğinde, sonuç belli oluncaya kadar Robert'in İsyanı boyunca Hoster Tully'nin çağırışlarına cevap vermediler ve amaçlarına hizmet edinceye kadar Beş Kral Savaşına katılmadılar. Walder, Robb Stark ile bir evlilik antlaşması sağladılar.
Spoiler:
Tyrell-Florent
Florentler Tyrelllere bağlı bir ailedir ancak bu biatlarından rahatsızdırlar. Çünkü Florentler soylarını son Menzil Kraliyet ailesi Gardener hanesine dayandırırlar ve azam lordluğun kendi hakları olduğunu öne sürerler. Ancak bu unvan, vekilharç Tyrell ailesine verildi.
Spoiler:
Targaryen-Blackfyre
Blackfyre Hanesi, Aegon IV un ölüm döşeğinde meşrulaştırdığı piç oğlu Daemon tarafından kurulmuştur. Daemon'a toprak veya lordluk verildiği bilinmiyor. 195AL yılında Daemon ve arkadaşları bazı hanelerle beraber isyan etti. İsyan Targaryenler tarafından bastırıldı ve Daemon ile iki oğlu öldürüldü. Ancak diğer oğulları ve üvey kardeşi Aegor Özgür Şehirlere kaçtı. Daha sonra tekrara isyan eden Blackfyre lar Beyazduvar bölgesinde durduruldu. Sonraları tekrar tekrar isyan eden Blackfyrelar hep durduruldu ve güç kaybetti. Son isyan Maelys Monstorous tarafından çıkartıldı ancak Barristan onu öldürünce Blackfyre soyu sona erdi ve kadim kılıç Blackfyre bir daha hiç görülmedi.
Blackwood-Branken
Bir de Azam Lord-Güçlü Lord çekişmesi olmayan, ama belki de Westeros'un en eski kan davalarından biridir bu çekişme. Kahramanlar Çağından kalma her iki hanenin de krallık olarak hükmetmesinden kaynaklı bir kan davası vardır. Bu dava yıllar içinde Bracken Hanesinin Yediler inancına dönmesine yardım etmiştir.
Yıllar içerisinde zayıflayan bu çekişme, 206 AL yılında Kral Toprakları'nda gerçekleşen bir turnuvada Bracken’ların hayvanı Sör Otho Bracken Lord Blackwood’u köreltilmiş uzun baltayla miğferini ve yüzünü parçalayarak öldürmesiyle tekrar canlanmıştır.
Spoiler:
↧
tapatalk sorun
ya cahilliğime verinde bn bu foruma (http://forum.gameofthronestr.com) girmek için tapatalk yükledim telefonumada bu forumu nasıl bulucam, bi konuda bununla ilgili birşey vardı orada Game Of Thrones Türkiye ile arama yapıldığında çıkar diyo fakat bn öyle arama yaptığımda alakasız forumlar çıktı, nasıl yapabilirim acaba ?
↧
Varys
"Örümcek" olarak bilinen Lord Varys , Küçük Konsey’in gizemli bir üyesidir. 7 Krallığın Demir Tahtı için görev yapan, Muhbir Başı ya da örümcek efendi adıyla bilinir. Dizide, Conleth Hill tarafından canlandırılmıştır.
Karakter ve Görünüm
Varys bir hadımdır; tıknaz, tamamen kel ve feminendir. Beyaz, yumuşak elleri vardır. Yüzünü pudralar.
Rahat kıyafetler giymeyi tercih eder. Kıyafetleri kaliteli ipek (genellikle aşırı renkli) ve yürürken hiç ses çıkarmamasını sağlayan, yumuşak kaygan bir kumaştan yapılır. Dışarıya karşı tavrı yaltakçı, gizemli ve alıngandır. Kılığını ve görüntüsünü değiştirmede ustadır, yürüyüşüyle, kokusuyla ve kıyafetleriyle tanınamaz hale gelir.
Varys’in sırları ortaya çıkarmaktaki başarısı, her şeyi bilen biri olarak ün salmıştır. Bu yeteneğinin en önemli kaynağı, ‘’ küçük kuşlar’’ adını verdiği çocuk casuslarıdır.
Her yere bilgi vermesi, düşmanlara yardım etmesi gibi davranışlarla kendine rakipler yaratmış ve hilelerle sonunu getirerek sarayda sevilmeyen, güvenilmeyen biri olarak tanınmıştır. Bununla birlikte aslında, düzgün bir yönetimi, dengeyi ve barışı istemektedir ve kim bunlar için çalışacaksa ona sadakatini sunacağını belirtmiştir.
Tarih
Pentos’ta genç Varys ve arkadaşı fakir kılıçadamı Illyrio Mopatis – by Pojypojy ©
Varys ‘in söyledikleri tamamen güvenilir olmasa da, Lys’de bir köle olarak dünyaya geldiğini ve yolculuk eden bir gruba satıldığını iddia etmiştir. Küçük Varys, Özgür Şehirler’de, Eski Şehir’de ve bazen de Kralın Şehri’nde çalışan bir tiyatro topluluğunun başı olan adama aitti. Myr ‘de bulundukları süre içinde, bir adam Varys’in efendisinin reddedemeyeceği meblağda altın teklif etti. Adam, Varys’e hareket edip konuşmasını engelleyen bir iksir verdi ancak iksir Varys hadım edilirken diğer hislerini yok etmemişti. Hadım edildikten sonra Kara Büyü ritüeliyle erkekliği bir mangalda yakıldı. Varys o zamandan beri büyüden nefret ettiğini söylemiştir.
Ritüel sona erdiğinde artık Varys adamın bir işine yaramıyordu, bu yüzden adam onu sokağa attı. Bu arada oyuncular da yelken açmıştı ve Varys artık yalnızdı. Dilenmeye, fahişelik yapmaya, hırsızlığa başladı ve kısa sürede hızsızlıkta öyle iyi hale geldi ki,bir rakibi onu Pentos’a gitmek zorunda bırakana kadar, Myr’in en iyi hırsızı olarak tanındı.
Pentos’ta, Varys fakir bir kılıçadamı olan Illyrio Mopatis’le arkadaş oldu. Birlikte Varys’in değerli eşyaları daha küçük hırsızlardan çalıp, Illyrio’nun eşyaların kendi sahiplerine küçük bir ücret karşılığında sattıkları bir iş kurdular. Kısa süre sonra Pentos’ta değerli eşyaları çalınan her kadın ve erkek, eşyalarını almak için nereye gitmeleri gerektiğini öğrendi. Böylece Pentos’^taki hırsızlar Varys ve Illyrio’nun peşine düştü. Yarısı onları bulup öldürmekte başarısız oldu. Diğer yarısı da Varys onlardan çalmadan önce eşyaları elden çıkardı. Varys ve Illyrio çok zengin oldular.
Varys, bilginin altından ve mücevherlerden çok daha önemli olduğunu kavradığında, ‘’küçük fareler’’ olarak bilinen ve ona bilgi, mektup, defter gibi malzemeler sağlayan böylece onu daha da zengin ve güçlü hale getiren bir casus ağını eğitmeye başladı. "Fareler" Varys’in tercih ettiği yetimlerdi; onları ufak, çabuk ve sessiz oldukları zamanda seçti. Onlara okuma-yazmayı ve duvarlara tırmanıp, bacalardan geçerek Varys’e sıkıntı yaratıp onu hedef haline getirmeden, elde edeceği bilgileri kopyalamak gibi hırsızlık becerilerini öğretti.
Bu sırlarla Varys ve Illyrio'nun paraları on misli arttı ve zamanla Varys’in yetenekleri Dar Deniz’in öteki kıyısındaki oğluna, karısına ve El’ine güvenemeyen, iyice paranoyaklaşan Kral Aerys’in kulaklarına kadar ulaştı.
Kralın Şehri’nde casusların efendisi olarak, Varys'in Kral Aerys üzerindeki nüfuzu kralın paranoyası sayesinde giderek büyüdü. Bu, kralın emrindeki hainlerin ve entrikacıların dikkatini çekecek kadar çabuk oldu. Varys Kızıl Kale’deki gizli geçitlerin ustası oldu ve bunları ‘’ küçük kuşlar’’ adını verdiği casus ağı için kullanmaya başladı. Gizli geçitleri ezberleterek, çok önemli bir şey keşfedeceği zaman Varys’e kolayca ulaşabileceklerdi. Özellikle Varys, Aerys’i oğlu Rhaegar ‘ın Harrenhal’daki turnuvayı bahane edip, Lordları kendi etrafında toplayabileceğini ve Aerys’i devirebileceği ihtimali konusunda uyardı. Böylece Aerys turnuvaya katıldı ve Duskendale Savunması’ndan bu yana yıllardır ilk kez Kızıl Kale’yi terk etti.
Robert’ın İsyanı sırasındaki Üç Dişli Mızrak Savaşı’ndan sonra, Varys Aerys’e güvenilir biri olmayan Tywin Lannister ’a kapıları kapatması gerektiğini tavsiye etti. Buna rağmen Aerys, Yüce Üstat Pycelle ‘i dinledi ve kapılarını şehri yağmalayıp kalan Targaryenları öldürmek isteyen Lannister kuvvetlerine açtı.
Sonra Kral Robert için çalışmaya devam etti.Varys’in sadakati Targaryen Hanedanı’naydı.Targaryenlardan birini tekrar Demit Taht’ta görmek isteyen Illyrio Mopatis’le gizli bir anlaşma yaptı. Aslında Varys’in bebek Aegon’u köylü bir bebekle değiştirdiği açığa çıktı. Diyarın ve Robert’ın bebeği ölü bilmesine rağmen, Varys Aegon’u, Rhaegar’ın arkadaşı sürgündeki Kral Eli Jon Connington tarafından yetiştirilmesi için Dar Deniz’in karşısına kaçırdı. Connington'ın nasıl hareket edeceğini kararlaştırdıktan sonra, Varys Connington’ın Altın Yoldaşlık’tan çalıp yakalandıktan sonra da, çok fazla içki içip kendi ölümüne sebep olduğu hikayesini uydurdu.
Önceki Olaylar
Taht Oyunları
El’in Turnuvası’nın ardından, Varys kılık değiştirip Kral Eli Eddard Stark’la konuşmak için odasına gitti.Eddard’ı Kraliçe Cercei’nin Kral Robert’ı öldürmeye çalıştığı hakkında uyardı. Amacının barışı ve dengeyi sağlamak ve bu amaçla Lannister Hanesi’nin istilası karşısında Lord Eddard’ın hizmetinde olacağını söyledi. Varys aynı zamanda eski Kral Eli Jon Arryn’in de, soru sormaya başladığı için, Lys’in Gözyaşları adı verilen bir zehirle öldürüldüğünü söyledi.
Varys, Sör Jorah Mormont' un Daenerys Targaryen ‘ın hamile kaldığını bilgisini Küçük konsey’e sunar ve sonucunda Kral Robert kızın ve doğmamış bebeğinin öldürülmesine karar verir. Varys, Illyrio’yla Kızıl Kale’nin altında buluşur ve Stark’larla Lannister’lar arasında nasıl bir savaş çıkacağının detayları hakkında tartışırlar.
Kral Robert öldürüldüğünde, Varys, Kral Joffrey’nin muhbir başı olur. Joffrey birinin babasının ölümünü üstlenmesini istediğinde, Varys, Sör Barristan Selmy’yi önerir. Joffrey ve Cersei Selmy’yi kovarlar, bu hareket tüm konseyce aptallık olarak görüldü. Selmy kovulmasının sonucunda (Varys’in tam planladığı gibi) doğudaki Daenerys Targaryen’a katıldı.
Eddard Stark’ın zindana atılmasının ardından, Varys tutuklu kılığına girerek Ned’i kızı Sansa’nın güvenliği için ihanetini itiraf etmesine ikna etti. Cercei Ned’in siyahlara bürünmesine izin verecekti. Bu sayede Stark ve Lannister arasında savaş başlayacaktı. Ned bunu yapmaya istekli olmayınca, Varys eğer bu şekilde devam ederse Lannister’ların Sansa’yı öldüreceklerini söyler. Ned Varys’e gerçekte kime hizmet ettiğini sorar ve Varys, yaptığı şeyleri güç, onur ya da sadakat için değil sadece diyar için olduğunu söyler.
Varys'in Eddard Stark'ın hayatını kurtarmak için yaptığı her şeye rağmen Joffrey, Küçük Konsey’in isteğine karşı çıkar ve son anda, Varys ve diğer tüm izleyenlerin önünde, Ned Stark’ı siyahlara bürünmek yerine idam ettirir.
Kralların Çarpışması
Tyrion Lannister, Kral Eli olarak hizmet etmek için Kralın Şehri’ne geldiğinde, Varys şehir ve başkentte olup biten her şeyi Tyrion’a söyleyerek onun güvenini kazanır ve Tyrion ile Varys arasında bir dostluk başlar. Varys Tyrion’un Şehir Gözcüleri’nin kontrolünü ele almasına yardım etmiş ve Kraliçe Cercei’nin Sör Lancel Lannister’la birlikte olduğunu söylemiştir.
Spoiler:
Kılıçların Fırtınası
Spoiler:
Kargaların Ziyafeti
Spoiler:
Ejderhalarla Dans
Spoiler:
↧