Quantcast
Channel: Game Of Thrones Türkiye Forum - Tüm Forumlar
Viewing all 6235 articles
Browse latest View live

The Hobbit PC

$
0
0
Oynayanlar varmı bilmiyorum ama hazır filmi çıkmışken tekrar bi tanıtım yapmak iyi olur diye düşündüm

2003 yapımı Hobbit oyunu kitabı baz alarak yapılmış 2 defa bitirmiştim çok eğlencelidir, grafikleri biraz çocuk oyununu andırsada alacağınız keyifi azaltmayacak emin olabilirisiniz. Ayrıca oynadığınızda 2. 3. filmlerden spoiler yiyeceksiniz ona hazırlıklı olun :)

Torrent linkini kendi bilgisayarımdaki dosyadan oluşturdum, indirebilecek misiniz bilmiyorum geri dönüş yaparsanız sevinirim.

File name: The Hobbit™.torrent File size: 12.84 KB
[Resim: summoner+2+ps2+game+image+(2).jpg]

[Resim: 589694_51702_back.jpg]

Game of Thrones: Sitcom

$
0
0
Gereksiz gülme efektli bir Game of Thrones hayal edemezdim ama yapmışlar olmuş. dfsdghjk






ÖLÜMÜNE ÜZÜLDÜĞÜNÜZ KAREKTERLER (AĞIR SPOİLER İÇEREBİLİR)

$
0
0
Arkadaşlar bildiğiniz üzere ve benim de imzamda olduğu GRRM amca favori karekterleri öldürmeye bayılıyor. Peki sizin ölmesine en üzüldüğünüz kral ve ya kral eli kim?

Benim en çok üzüldüğüm Kral tartışmasız Robb'du. Çocuk tüm savaşları kazandı ama yanındakilerin hepsi savaşçı olduğu ve hiç siyasetçi olmadığı için hayatını kaybetti. Ama en üzüldüğüm Karekter ise kesinlikle Kızıl Yılan'dı. Çok az göründü ama harbi serideki en beğendiğim ve daha çok gözükmesini istediğim bi adamdı, yazık oldu.

Not: şıklar arasındaki diğer kral olmayıp ölen karekterler için kullanabilirsiniz.

Anket: İmzada görsel kullanımı kaldırılsın mı?

$
0
0
Konu gösterimlerinde üyelerin imzalarına büyük veya düzensiz bir şekilde görsel eklemeleri sebebiyle konu gösterimlerinde düzenin çok bozulduğunu düşünüyorum. Benim fikrim, imzalarda görsel kullanımını kapatırsak daha düzenli ve okunabilir konu gösterim sayfalarına sahip olacağız. Bu konuda üyelerin de fikrini almak istedim.

Tüm üyeler ankete oy verebilir. Yalnızca bir şık seçebilirsiniz.

Teşekkürler.

SAVAŞÇI'NIN OĞULLARI

$
0
0
Savaşçı’nın Oğulları’nın soylu ve muazzam düzeni, Yedi’ye yemin etmiş şövalyelerin oluşturduğu bir düzendir. İnanç Militanlarının kılıçları ve yıldızları olarak bilinen kısmıdır. Sadece yüksek septona itaat ederler ve yüce septonun yedinin adına konuştuğuna inanırlar.

[Resim: gzb90.png]

Sadece şövalye olarak takdis edilenler bu düzene katılabilirler. Savaşçı’nın Oğulları’nın çoğu gezgin şövalyelerden ve yüksek doğumlu lordların en küçük çocukları ve ya eski günahlarının kefaretini ödemek isteyen hane şövalyelerinden oluşur. Bazı lordlar Savaşçı’nın Oğulları‘ına ve yediye hizmet etmek için unvanlarından, kalelerinden ve topraklarından vazgeçerler. Savaşçı’nın Oğulları’nın görevleri sıklıkla kutsal septler korumak ve dindar grupları göçlerinde inançsızlardan ve haydutlardan korumaktır.

İpek gömleklerinin üzerine gümüş kakmalı zırh, gökkuşağı pelerin ve topuzunda yıldız şeklinde kristalli kılıç taşırlar. Fanatizm için şanlarını ve inancın düşmanları için amansız nefretlerini geliştirirler, diğer tanrılara ibadet edenleri hain ve şeytan olarak görürler. Kutsal adamlar, çileciler, büyücüler, ejderha katilleri ve şeytan avcıları oldukları söylenir.
Bu düzen I.Jaehaerys’den beri diyarda varlığını sürdürememiştir. 300 AL’ Beş Kral’ın Savaşı’ndan sonra Kral Tommen Baratheon döneminde kral naibi Cersei Lannister’ın fermanıyla, Maegor’un yasalarıyla yasaklanan bu birlik tekrar kuruldu.

Yüzün üzerinde şövalye kılıçları ve hayatlarını Savaşçı’nın Oğulları‘ına ve Yüce Serçe olarak bilinen Yüce Septona itaat etmeye adamışlardır.


Çeviri bana aittir. 6. ve 7. kitapta önemli bi yere sahip olacağını düşündüğüm için ilgi çekici olabiir diye düşündüm

FUKARA DOSTLAR

$
0
0
Fukara dostlar Yedi İnancı’nın iki antik askeri düzenden birisidir. Yedi köşeli yıldız simgeleridir.

[Resim: gzb59.png]

Fukara dostlar düzeni simgelerinden dolayı yıldızlar olarak bilinirler. Kızıl yıldız, Andal İstilası zamanlarında savaşçıların üzerinde taşıdıkları yedi köşeli yıldızlardan kalmıştır.

Sadece yüksek septona itaat ederler ve yüce septonun yedinin adına konuştuğuna inanırlar. Şövalyelerden oluşan Savaşçı’nın Oğulları’nın aksine ne olursa olsun, doğum, cinsiyet veya durum, toplumun bütün rütbeleri gelen üyeler kabul ederler. Buna rağmen eğitimsiz, disiplinsiz ve Savaşçı’nın Oğulları gibi iyi silahlanmamış fukara dostlar, inancın kişisel daha kalabalık ve sadık ve fanatik toplu ordularıdır.

Yalvaran kardeşlerin savaşçı halleridir. Fukara dostlar iki sept arasında hacıları haydutlardan korumak için oluşmuştur. Hafif zırhlı, ne bulurlarsa silah olarak onu kullanan (sıklıkla balta ve ya sopa), beyaz üzerine kırmızı yıldız rozeti takan, bazen kırbaçla vücütlarına yedi köşeli yıldız işareti yapan piyadelerdir. Sıklıkla bir Savaşçı’nın Oğlu, yüce septon tarafından yönlendirilmiş bir grup Fukara Dost’a kumanda eder.

Fatih Aegon’un ölümünden sonra isyanlara karışmalarından dolayı Zalim Maegor tarafından kanlı bi şekilde bastırılmıştır. Daha sonra Uzlaşmacı Jaehaerys bütün Fukara dostlar affedildi ama birlik dağıtıldı. Ancak 300 AL’ Beş Kral’ın Savaşı’ndan sonra Kral Tommen Baratheon döneminde kral naibi Cersei Lannister’ın fermanıyla, Maegor’un yasalarıyla yasaklanan bu birlik tekrar kuruldu. Böylece fukara dostlar güncellenerek serçeler olarak Yüce Serçe olarak bilinen Yüce Septona itaat etmeye adanmışlardır.


arkadaşlar çeviride hata olabilir, hazır başlamışken bitiriyim dedim. çünkü Savaşçı'nın Oğulları ve Fukara Dostlar çok etkili olacağa benziyo. Aradan çıkarıyım dedim

Lysa Tully

$
0
0
[Resim: tumblr_m5ks0jk7IP1r9iuz8.jpg]




LYSA TULLY
Tully Hanesi'nin bir üyesidir. Hoster Tully ve Minisa Whent'in kızı, Jon Arryn'in eşidir. Kocasının ölümünden beri Vadi'nin vekil kraliçesidir. Beş Kralın Savaşı'nda soyutlanma politikası izler. Ölümüne sebep olan Petyr Baelish'le yeni bir evlilik gerçekleştirir. Tv serisinde, Karakter Kate Dickie tarafından canlandırılır.


KARAKTER ve GÖRÜNÜŞ
Lysa kalın fizikli, soluk tenli, tombul suratlıdır. Mavi Tully gözleri, küçük ve asık ağzı vardır. Saçları sık, uzun ve kestane rengindedir.
Lysa Küçüklüğünde Nehirova'dayken, rüyalarındaki adamla evlenmekten fazla bir şey istemeyen narin, utangaç, nazik, talı bir kızdı. O Kışyarı'nın velihatı Brandon Stark'la nişanlanan ablasını kendisine örnek alır ve o da bir gün genç Stark velihatı gibi yakışıklı ve soylu bir adamla evlenmek ister


ROBERT'İN İSYANI'NDAN ÖNCEKİ HAYATI
Lysa Nehirova'nın yüce lordu, Tully Hanesinin başı Lord Hoster Tully'nin ikinci kızıdır. Ablası Catelyn erkek kardeşi Edmure'dir. Annesi ölen dördüncü çocuğunu doğururken yaşamını kaybetmiştir.
Lysa kardeşleri ve babasının vesayeti Petry Baelish'le birlikte büyür. Catelyn ve Lysa öpüşmeyi ilk kez Petry'den öğrenir. Petry işi Lysa ile birlikte Fransız öpücüğüne kadar getirip çok ileriye gitsede Catelyn geri baktığında olayları çok masum olarak değerlendirir. Zaman içersinde, Lysa Petry'a aşık olduğunu hisseder fakat hissettikleri karşılıklı değildir. Catelyn Brandon Starkla evlenmek üzeriyken, Petyr Catelyn için Brandon'ı düelloya davet eder. Brandon Petyr'ı yaralar ve Lysa ona yaralarını iyileştirmeyi teklif eder. Lysa Petyr'ın sarhoşluğundan, Catelyn tarafından aşağılanmasından ve reddedilmesinden yararlanır. Petry Lysa'ya " Catelyn " diye sayıklarken Lysa Petry'in yatağının içine kadar girip onu rahatlamasına yardımcı olur. Sonra Lysa Petry'ın çocuğuna hamile kalır fakat babası çocuğunu düşürmesi için onu zorlar ve Petry'ı Vadi'ye geri gönderir.
Lord Hoster kızına kendi denginde biriyle evlilik ayarlamanın zor olduğunu düşünür çünkü Lysa bekaretini kaybetmiştir. Evlilik için Jaime Lannister'la görüşür fakat Cersei Lannister'ın Jaime'yi Kral Muhafızlarına katılmaya itmesi nedeniyle herhangi bir anlaşma olmaz. Tywin Lannister küçük oğlunu önerir fakat Lord Hoster reddeder. Robert İsyanı sırasında Vadi'nin Lordu Jon Arryn ile evlendirilir. Lord Arryn varissiz yaşlı bir adamdır ve onların evliliği savaş zamanında Tully Hanesi ile faydalı bir ittifak oluşturmuştur. Lysanın Jon'la evlenmesi, Kardeşinin Eddard Stark'la evlenmesi aynı törende olur. İsyanın başarısında iki adam kilit rol oynamıştır. Savaş bittikten sonra Kral Robert Jon Arryn Eli seçer. Bu mevki onu uzun bir zaman için Kral'ın Şehri'ne götürür.


JON ARRYN'IN EŞİYKEN
Jon evlendiğinde bile oldukça yaşlı ve gururlu adamdı. Lysa'nın kirli hali yanında aralarındaki yaş farkı nedeniyle evliliklerinde aşk olmamıştır. Lysa annesi gibi çok fazla düşük yapmış( ikisi Kartal Yuvası'nda üçü Kral'ın şehrinde ) ve iki tane de ölü çocuk doğurmuştur. En sonunda bir erkek evlat verebilmiştir. Lysa son ölü doğumundan sonra paronayak
hale gelmiştir ve herkesi düşman olarak görmeye başlamıştır.
Robert " titreme hastalığıyla " uğraşan hastalıklı bir çocuktur. Jon oğlunun zayıf durumu hakkında endişelidir ve Ejderhakayası'nda büyümesi için Stannis'le anlaşma yapar. Kızı gripul hastalığıyla uğraştığı için bu yüzden Stannis'i uygun görmüştür.
Kocasıyla yıllar boyunca Kral Şehri'nde yaşar. Petry'la olan ilişkisini koparmaz ve Petry'in Martı Kasabası'nda gümrük yöneticiliği görevine atanması için kocasını ikna eder. Bu mevki ona Kral Şehrindeki Hazine Başı görevine atanmasının önünü açar. Petry Lysa üzerinde büyük etkiye sahiptir ve Jon'un oğlunu yetiştirmek için Stannis ile arasındaki planı biliyordur. Petry Jon'u zehirlemesi ve suçu Lannister'lara atması için onu kolaylıkla ikna eder. Jon'un ölümünden sonra, Lysa Catleyn'e oğluyla birlikte vadiye kaçtğını ve Cersei Lannister'ın kocasını öldürdüğünü içeren gizli bir mektup gönderir. Catelyn Kartal Yuvası'na geldiğinde Lysa Jon'un Robert'i yetiştirmesi için Lannister'larla anlaştığını söyler.


BEŞ KRALIN SAVAŞI SIRASINDA
Jon Arryn'in öldürülüşü Yedi Krallık'ta savaşı başlatmak için ayarlanan hareketlerden biridir.
Catleyn tesadüfen Kışyarı'ndan Kral Şehri'ne giden Tyrion'la karşılaşır ve onu tutsağı olarak alır. Tyrion'ın Adamlarından kurtularak Vadi'nin yolunu tutar. Catelyn kardeşini yıllardan beri görmemiştir ve Lysa'daki değişimleri görünce şoka uğrar. O artık kilo almış, duygusal yönden dengesizleşmiş, herkesi düşman olarak görmeye başlam biridir.
Lysa Tyrion'ı kendi tutsağı olarak alır ve kocasını öldürdüğünü itiraf ettirmeye çalışır. Tyrion savaşla yargılanma talep ederek aklanır. Tyrion'ın şampiyonu Lysa'nın düello için çağırdığı Kartal Yuvası Muhafızlarının Başı Ser Vardis Egen'i yener. Catelyn Kız kardeşini Lannister'lara karşı kuzeyin ve babasının yanında silahlanmaya ikna etmeye çalışır. Fakat Lysa bunu reddeder. Amcası Karabalık Sör Brynden, Lysa'nın davranışlarından tiksinerek Kapının şövalyeliğini bırakır ve Catelyn'le birlikte, Nehirova için ayrılır. Catelyn ayrılmadan önce, Robert'i Kışyarı'nda yetiştirmeyi teklif eder fakat Lysa Cat'i Ay Kapısı'ndan atmakla tehdit eder. Gelecek iki yılda Lannister'lar ve akrabaları arasında çok fazla savaş görür fakat Lysa tarafsız kalır ve kendine herhangi bir rol biçmez.


ÖLÜMÜ
Stark'lar yenildikten sonra, Petry Lannisterlar'ın gözünde yükselir.Nehirovası Lordluğu ve Harrenhal'la ödüllendirilir. Bu rütbeyle Lysa ile evlilik yapabilir ve Üvey oğlu Robert'in naibi olabilir. Petry Sansayı kimliğini " Alayne Taş " olarak değiştirip Vadi'ye yanında getirir. Fakat Lysa'a onun gerçekte kim olduğunu söyler.
Sansa Catelyn'e çok fazla benziyordu ve bir sabah Lysa Petry'i Sansay'ı öperken yakaladı. Sansa'yı suçladı ve duygusal bir kavga esnasında Sansa'yı neredeyse Ay Kapısı'ndan aşağı atıyordu. Sansa Petry'in zamanında müdehalesiyle kurtulur. Petry Lysa'yı Sansa'yı ölüme gönderirken tam zamanında durdurur. Sonra Petry Lysa'yı sakinleştirmeye çalışır. Lysa arkasını döndüğünde ise onu Ay kapasından aşağıya atar ve suçu Lysa'nın kişisel şarkıcısı Marillion'a yıkar.

US vs UK

$
0
0
Arkadaşlarla aramızda sık geçen bir geyik konusudur.Sizce Amerikanlar mı müzikte ve edebiyatta iyi yoksa İngilizler mi?

Bir tarafta:Elvis.Chuck Berry,Bob Dylan,Metallica,Megadeth,Michael Jackson,Guns and Roses,Aerosmith,Nirvana vs.

Bir tarafta:The Beatles,Rolling Stones, Queen,Pink Floyd,Led Zeppelin,Sex Pistols,Deep Puple,Iron Maiden,Black Sabbath vs.

Bir tarafta :Sheakspeare,Dickens George Orwell,Jonathan Swift,Aldous Huxley,Daniel Defoe,John Milton ve tabiiki J.R.R Tolkien ve J.K Rowling vs.

Bir tarafta:Mark Twain,Ernest Hemingway,Edgar Allen Poe,John Steinbeck,Jack London,Stephen King ve tabii ki G.R.R. Martin veee Stephanie Meyer :) vs..

Bu ne böyle diyecek arkadaşlara şimdiden hatırlatayım geyik bu..Zaten off-topicte.Seçtiğiniz tarafıda neden beğendiğinizi yorumlarda belirtirseniz memnun olurum.İyi eğlenceler.

Kanlı Gözyaşı

$
0
0
Bölüm 1-Son ve Başlangıç
...Kana bulanmış olan kılıcını,yatağının baş ucundaki masaya bıraktı Ser Tyrek.Yanmakta olan şöminenin karşısındaki koltuğa oturdu.Gözleri tütmekte olan ateşte,düşünceleri ise bambaşka yerlerdeydi.Gözlerini şömineden ayırmadan hemen yanında zincirlenmiş olan köpeğinin başını okşamaya başladı.Köpeği onun en sadık dostuydu.Bu yüzden nasırlaşmış elleri ile ona zarar vermemek için tüylerine hafifçe deyiyordu..Düşünceleri kararmaya başlayınca istemeyerekte olsa nasırlaşmış olan elleri ile köpeğine zarar vermeye başladı.Köpeğin derisine batan o nasırlaşmış eller daha önce bir çok kötü amaç içinde kullanılmıştı.Köpek sahibine sadık olduğu için hareket etmemeye çalışsa da gözleri kanlanmıştı.Tam bu sırada odanın kapısı bir kaç kez çalındı.Tyrek başını kapıya çevirerek "Gir." dedi.Kapıdan içeriye Ser Tyrek'in silahtarı olan Karlon girdi.Karlon 15 yaşında,genç bir çocuktu.Görünüşü yaşına göre oldukça kalıplı ve sertti.Kahverengi saçlara ve siyah gözlere sahipti.O siyah gözlerini yere eğmiş bir biçimde,titrek bir ses tonuyla "Efendim..Lord Stark sizi kaleye çağırtıyor.İki asker sizi dışarıda bekliyor." dedi.Tyrek derin bir iç çekerek Karlon'a;"Tamam evlat..Onlara birazdan geleceğimi ilet." dedi.Karlon tam odadan çıkarken Tyrek ona beklemesini ve yanına gelmesini söyledi.Hızlı adımlar ile Tyrek'in yanına gitti Karlon.Bu sırada Tyrek ayağa kalktı ve yatağının baş ucundaki masanın,sol gözünü açarak oradan bir mektup çıkardı.Mektubu bir süre elinde tuttu ve ona baktı.Daha sonra mektubu Karlon'a uzattı ve kulağına "Bunu oğlum William'a ver.." diye fısıldadı.Karlon kafasını tamam manasında sallayınca Tyrek masanın üstündeki kılıcını beline taktı ve odadan çıktı.O odadan çıkarken Karlon'un gözlerinde yaşlar akıyordu...

İki asker Ser Tyrek'i Winterfell kalesinin büyük salonuna götürüyorlardı.O gün Winterfell'de bir çok büyük lord bulunuyordu...Tyrek büyük salona adım attığı anda Lord Bolton kılıcını çekerek Tyrek'in üstüne yürümek istedi fakat lordlar tarafından durduruldu.Fiziki açıdan durdurulsa da zehir gibi sözleri durdurulamamıştı.Tyrek'i elleriyle parçalayacağına yeminler ediyordu..Tyrek ise bunlara aldırış etmeden Lord William Stark'ın karşısına geçti.William Stark,Ser Tyrek'i bir süre süzdü.Daha sonra oturduğu yerden doğrularak;
"Lord Hektor Bolton'un oğlu Branden Bolton'u sen mi öldürdün?" diye sordu.
Bu soru sorulduğu anda Lord Bolton öne atılarak;
"Birde o pisliğe soru mu soruyorsun?Kellesini almak yerine!" diye hiddetli bir ses ile William Stark'a bağırdı.
William Stark "Sen sus" diyerek Lord Bolton'u uyardı ve Tyrek'e sorduğu soruyu yineledi.Ser Tyrek eğilmiş olan başını kaldırarak Lord Stark'a baktı ve;
"Evet Lordum.Branden Bolton'u ben öldürdüm." dedi korkusuzca.
William Stark bu cevap üzerine;
"Peki neden?" diye sordu.
Tyrek etrafına bakındı.Belli ki bir şey söyleneceğinden korkmuştu.Yinede cevap verdi;
"İlk hamleyi o bana yaptı." dedi.
Bu cevap üzerine yine çıldıran Lord Bolton;
"Seni lanet olası pislik.Birde iftira atıyorsun.Eski Tanrılar,yeniler ve tüm tanrılar üzerine yemin ederim seni kendi ellerim ile öldürücem." diye haykırdı,büyük salonda.
Bunlara aldırış etmeyen William Stark,Tyrek'e Branden Bolton'un neden kendisine saldırdığını sordu.Tyrek bir cevap vermemişti.Bunun üstüne şüphelenen Lord Stark sorusunu bir kez daha sorsa da Tyrek cevap vermemişti.Bir süre bekleyen Lord sonunda kararını açıkladı;
"Ser Gamlen oğlu Tyrek.Lord Bolton'un oğlu ve varisi olan Ser Brandon Bolton'u öldürmekle suçlandınız ve suçlu olduğunuza karar verildi.Cezanız ölümdür."...
Lord Hektor Bolton kahkahalar atmaya başladı.Tyrek ise başını öne eğdi.Winterfell muhafızları büyük salonun ortasına geniş bir kütük getirdiler ve Tyrek'i bu kütüğün üzerine eğdiler.Tyrek tanrılardan yaptığı hataları affetmeleri için yalvarmaya başlamıştı.Bu sırada Lord William Stark büyük kılıcını önüne koyarak söylemesi gereken sözleri söyledi...ve son sözlerini;
"Ben William Stark,seni ölümle cezalandırıyorum." kılıcını havaya kaldırdı ve Ser Tyrek'in başını gövdesinden ayırdı.

Kanlı bir kuzgun geldi..

$
0
0
Herkese selam..Bir arkadaşın önerisi ile foruma kaydoldum. İsmimdende anlaşıldığı üzere kanlıkuzgun hayranıyım..umarım iyi anlaşarız :)

İmza Çalışmalarım

$
0
0
Beğenirseniz dahada yapmayı düşünüyorum :)

Tyrion

[Resim: h0l58.jpg]

Cersei

[Resim: h0l5c.jpg]

Robb

[Resim: h0l5t.jpg]

Hane Sembolleri

Football Manager 2013'ü orjinal almaya değer mi?

$
0
0
Oyun kasım ayında piyasaya çıktı. Elbette bütün seriyi korsan oynamış biri olarak oyunu almayacaktım ama bu sene sanırım skidrow ve reloaded gibi crackleri kıran scene gruplarını Sports Interactive bağlamış olacak ki doğru düzgün bir crack çıkmayınca oyunu gittim orjinal olarak aldım.

Ama nasıl kendimi kandırıyorum, oyun Türkçe'imiş helal olsun verdiğim paraya, bunca senedir bu oyunu oynuyorum bir kere de parasını vererek oynayayım şunu falan filan... Son olarak maç motorundaki komik hataları düzelttikleri söylenen 13.3 patchi çıktıktan sonra düzgün bir kariyere başlamak istedim bu hafta Fenerbahçe ile.

Hani oyunun Google Translate Türkçe versiyonu olmasını bir kenara bırakıyorum, maç motorununun rezalet olmasını da bir kenara bırakıyorum ama bana birşeyler lazım bu oyunun bir simülasyon olduğunu hatırlatan oyunu gerçekçi kılan, şu rezaletten sonra bir daha oyunu oynar mıyım bilmiyorum:
[Resim: screenshot001bg.jpg]

Soruma geliyorum Football Manager 2013 orjinal almaya değecek bir oyun mu? Serinin aşırı fanatiklerinden biri olarak benim cevabım; oyunu geliştirmeyi bırakıp berbatlaştırmayı başaran, sadece kadrolara ve temalara bir iki update yapıp pazarlayan Sports Interactive ve Sega bu işi bırakmadan oyunun hiçbir serisine bir daha para vermeyeceğim.

Oynamış veya almayı düşünen arkadaşlar varsa görüşlerini paylaşssınlar, konuşalım. Sorunun sadece bende olduğunu düşünmek istiyorum, ben büyütüyorumdur umarım.

Onur ve Yoldaşlık

$
0
0
Başka forumlarda hikaye yazmışlığım vardı birde bu forumda yazayım dedim.Umarım beğenirsiniz :)

Onur ve Yoldaşlık-Tanıtım

..Yavaşça gözlerini açtı sevimli çocuk.Mavi gözler ile babasına baktı ve güzel bir gülümseme ile onu selamladı.Babası onun saçını okşarken hem gülüyor hemde gözlerinden yaşlar damlıyordu.O sevimli çocuk birden hüzünlendi ve babasının neden ağladığını merakla ona sordu.Babası konuşmak istedi fakat ağzından sözcükleri çıkaramadı...O yeşil gözleri bir anda beyaza döndü ve ağzından kanlar akarak yere yığıldı..Henüz 6 yaşında olan Edgar ağlayarak babasının boynuna sarıldı.Bu sırada odaya hizmetliler girmişti...

Kan revan içinde yatağından sıçradı Edgar.Gördüğü kabus yüzünden soluk alış verişi,bir hayvanın can çekişi gibi duyuluyordu.Titreyen elleri ile masanın üstündeki bardaktan bir yudum içti.Üstündeki yorganı bir kenara fırlattı ve kafasından aşağıya sürahiyi boşalttı..Bir süre sonra kendine gelmeyi başardı.Neredeyse her gün,babasının ölümünü görüyordu Edgar.Her gün bu korkunç kabus ile uyanıyordu...Yatağa oturmuş bir şekilde dururken kapısı çalındı."Gir." dedi Edgar.Kapıdan içeriye Ser Kant girdi.Edgar'ın ter içinde kaldığını görünce ağzını bürerek;
"Yine mi kabus gördün?" diye sordu.
Evet manasında kafasını salladı Edgar.
Ser Kant bir süre Edgar'ı izledi ve;
"Hadi hazırlan,Nehirova'da bizi bekliyorlar." dedi.
Edgar kaşını kaldırarak;
"Nehirova'mı?" diye sordu.
Kant;
"Evet.Gece hiç durmadan ilerlemişler.Şimdi de bir kuzgun gönderip her şeyin hazır olduğunu söylüyorlar.Tek eksik ise damat." diyerek gülmeye başladı.
Edgar'da,gülüyordu.İç çekerek Kant'a;
"Tamam.Yola çıkarız birazdan." dedi.
Kant odadan çıkarken Edgar'da zırhını,koyduğu yerden alarak silahtarı Quentyn'a seslendi.Genç çocuk hemen odaya girerek,Edgar'ın zırhını giyinmesine yardım etti.Kılıcını beline takan Edgar yatağın üstündeki paralarını da alarak odasından çıktı ve merdivenlere yöneldi.Merdivenlerden indiği sırada handaki şövalyeler kahkahalar ile alkış tutmaya başladılar.Bu şövalyelerin her biri Edgar'ın dostu ve yoldaşıydılar.Edgar bir şeyler atıştırdıktan sonra,şövalyeler hiç zaman kaybetmeden yola koyulmak için atlarına bindiler ve Kral Topraklarından ayrıldılar.

Kuzenlerin Savaşı-Bölüm 1

$
0
0
Uzun zaman evvel bir game of thrones fanfiction denemesine girmiştim,şimdi daha özgün bir şeyi denemeyi istiyorum.Umarım beğenirsiniz.Hikayem kurgusal POV karakterler ve gerçek olaylar etrafından dönüyor.

EDMUND-I

22 Mayıs 1455,Herefordshire

Hava gayet sertti,rüzgarlar yüzünü sertçe kesmekteydi.Ovanın tepesinden aşağıdaki savaş meydanına bakan Hereford Lordu Lord Edmund Blackadder sivri sakalını sıvazlayarak kral deli Henry'nin ordusundan geriye kalanlara baktı.Perişan halde görünen Northumberland Dükü Percy ve askerleri hızla kuzeye doğru kaçmaktaydılar.Bu daha ilk savaş olabilir,ama büyük bir çığın ayak seslerini duyuyorum dedi kurnaz lord kendi kendine.Siyah koca küheylanıyla savaş karargahınA doğru ilerlemeye başladı hızla yanında şövalyeleriyle.Küheylanının rengi ve gözüpek kişiliği kendisine kara süvari sıfatını kazandırmıştı.Namını doğrularcasına siyah bir gölge gibi geçti düzlüklerden bir yıldırım gibi.Ardında en gözde süvarileri zırhlarında kendi armasını taşırken yani siyah tehditkar yılanı,kendisi gururlu ve mağrurdu.Zira savaşın kazanılmasında en büyük pay kendisinindi.

Artık kırklı yaşlarındaydı,daha büyük bir savaş göreceğini hiç düşünmemişti.Ta ki deli kral Lancesterlı Henry delirene ve hain karısı Anjou'lu Margaret'ın gölgesi altına düşene kadar.Şimdi diyar yeni bir krala hazırlanmalıydı,York'lu Richard'a.Eski kral naibi ve geleceğin İngiltere kralına.Kadim Plantagenet sülalesinin gerçek temsilcisine.Güneş tepesinde pırıl pırıl parıldarken pek çok sancak altında zaferin tadını biralar ve kadınlarla kutlayan askerlerin arasından geçti bir mızrak ormanının ortasından geçerek.Gözüne orda burda kalmış Lancester ve Northumberland askerlerinin cesetleri takıldı,umutsuz bir dava uğruna kendi oğlunu bile tanıyamayan deli bir kral uğruna ölen insanlar.St.Albans zaferinin kaybeden tarafı,katledilen acınası Somerset Dükü'nün kesik kafası hala meydanın ortasına dikilen kazığın üzerindeydi.Düşmüş dük ve aynı zamanda talihsiz adaşı kafası kargalar tarafından kemirilirken o kadar da mağrur görünmüyordu artık.Richard artık tahtı almalı,en azından
koruyucu lord sıfatıyla bile olsa almalı.Bundan daha büyük bir zafer olamaz,Dük Stafford yenildi,Somerset öldürüldü.İngilterenin en büyük askeri gücünü elinde tutan Noffork Dükü Alfred Rock tamamen tarafsız.

1

Kralın çadırında ise tamamen başka bir hava esiyordu.Onu Warvick Kontu karşıladı.

-İyi bir zaferdi dedi kararsız bir edayla ona Kont Richard Neville.

Pelerinini ve eldivenlerini çıkarıp oğlu Thomas'a veren Lord Edmund:

-Richard tahtı eline almalı,evet Kral Henry kadar Plantagenetlerle kan bağı olmayabilir,ama bundan daha iyi bir fırsat olamaz.Londra'ya yürümeli,Henry'nin kafasını kesmeli ve tüm Lancesterların kanından nehirler akıtmalıyız.

Kont Neville sıkıntılıydı.

-Richard,sadece deli kralın naipliğini üstlenecek tahtı ele geçirmeyecek,3.Edward'ın torununun oğlu olsa bile.Doğrudan tahtı ele geçirmek için fazla fırsatımız yok,Fransa Kralı Louis ve İskoçlar bu fırsatı kaçırmayacak,ayrıca Londra'da bir kan banyosuna tutulabiliriz.Richard'ın oğlu Edward sadece 13 yaşında,çok ikna edici bir varis değil.Dük Alfred hala ona iki taraftan da yapılan çağrılara sessiz kaldı,on bin kadar askeri gücü var.

Çadırdakiler ise Kont Neville ve Lord Blackadder'ın endişelerini pek paylaşmıyor gibiydi.Yüksek arp,trampet ve flütler çalınıyor ve Dük Richard'a kadehler kaldırılıyordu ama kral olarak değil,krallığın lord
koruyucusu olarak.Onun 13 yaşındaki varisi,March Lordu Edward babasının şarap taşıyıcılığını yapıyordu.Bir çoğu hala kanlar içerisindeydi.Lord Salisbury ağzında et parçaları ve çenesinden sızan şaraplarla pek bir iğrenç görünüyordu.Baron Thomas Clifford'un karnını deşen genç Sir Louis Bolingbroke kralın solundaydı.Ne de olsa onun en gözde adamı olmuştu her zaman.Ama yine de yeterince değiller.Hala pek çok kahrolası soylu Henry'den yana.Richard naipliği kazansa bile Owen Tudor ve Dük Alfred Rock'ta parlementoya yeterince rüşvet yedirip naipliği elde etmeye çalışabilirler.

-Buraya gel Edmund,gel ki seni zaferlerinden dolayı tebrik edebileyim,benim güçlü sağ elim dedi Richard gülümseyerek ve kadeh kaldırarak.

2

-Dük hazretleri dedi ve yanına doğru ilerledi.Kral askerlerinden birine kendisi için bir sandalye çekmesi için eliyle işaret etti ve Kont Warvick ile kral arasına oturdu.Warvick'in kendisine kıskanç ve öfkeli bakışlar attığını biliyordu ama kralın gözüne girerse bir düklük alması içten bile değildi,zengin ve verimli Northumberland toprakları ve Warden Of Scottish Marches sıfatı.Basit bir lord olmaktan diyarın en güçlü adamı
olabilirim diye düşündü.

-Sağ kanatta mucizeler yarattığını duydum,bir ejderha gibi saldırmışsın Anjou'lu Margaret'ın ve fesat Somerset Dükü'nün askerlerinin üzerine
dedi gülümseyerek.

Ama kral Henry'nin adını anmadı,onu hala düşmanı olarak görmüyor,o zavallı deliye sadece acıyor diye düşündü.Senin bu yufka yüreğin sonun olacak bu gidişle Richard diye düşündü.Bir yandan da oğlu Edward'a baktı.Umarım o sana çekmemiştir.

-Ben size ve ülkeme olan sadakatimi ispat ettim dük hazretleri ve diyarın haklı koruyucusu.Londra'ya yürüdüğümüzde İngiltere'yi yeniden inşa edeceğiz.

-Dük hazretlerinin davasına ilk katılanlardan biri olmaktan her zaman gurur duyacağım dedi öfkeli bir ses tonuyla Kont Warvick onun da aklında Northumberland Düklüğü ve kuzey arazileri yatıyor.

Kral Warvick'e yarı alaylı yarı nezaketle:

-Elbette Neville,bana sadakatle hizmet edenler her zaman ödüllendirilecek,buna hiç şüphen olmasın dedi ve dişlerini hafifçe sıktı.Sinirlendiği zaman her zaman öyle yapardı.Saçları iyice seyrelmişti ve suratı adeta demirden yapılmış gibi sertti.Kişiliği de öyleydi,çıkarcılığı ve yağcılığı hiç sevmezdi.Ama Kont Warvick olmasaydı bu zaferin asla gerçekleşmeyeceğini kendisi de iyi biliyordu.

-Hala Henry bulunamadı mı,bana savaş meydanına getirildiği söylenmişti dedi Richard.Muhtemelen iki elini başına almış ormanların ortasında korkuyla titriyordur,zavallı adam.

3
Lord Salisbury büyük bir gururla:

-Süvarilerim her yerde onu arıyor,kralı size getirecek dük hazretleri dedi.Bu adamda akıldan çok gurur var diye düşündü ama en azından ihtirassız bir adam.Warvick ve benim küçük taht oyunumuza eminim bir tarafıyla gülüyordur.O kocaman gıdısı sallanırken adamın gerçekten çok şişman olduğunu düşündü.Ata bile binemediği için tahtırevanla getirilmek zorunda kalıyordu ve bu yüzden bütün İngiltere'de alay konusuydu ama onun umursadığı yoktu.Oğulları onun için zaten savaşmıştı meydanda.Yiyip içmekten başka bir ihtirası yok ve benim yükselmem için önümde bir engel değil.

Gerçekten Lord Salisbury'nin övündüğü ağır süvarileri kral Henry'yi zincirler içerisinde getirdiler.Zavallı adamın elleri titriyordu ve gözleri tamamen boş bakıyordu.Kızıl saçları çoktan ağarmıştı ve yüzü çökmüştü.Çocuk yaşta tahta çıkmak zorunda kalmış ve diyarı zayıf kişiliğiyle hırslı karısı Margaret'e ve Dük Percy'ye vermişti.Sonunda geldiği durum da buydu.Altıncı Henry gerçekte York'lu Richard gibi bir rakibe sahip olduğu için çok şanslı zira ben olsam onu çoktan öldürürdüm diye düşündü.İki şövalye kendisinin nerede olduğunu bilmiyor gibi gözüken kralı zorlukla ayakta tutmaktaydı.Taç,kendisini takan başa garip şeyler yapıyor doğrusu.

Dük Richard mağrur bir ifadeyle:

-Kral hazretlerini mevkine uygun bir çadıra yerleştirin ve her türlü ihtiyacını karşılayın dedi.

Şövalyeler selam verdiler ve Henry'yi bir dilenciyi götürür gibi götürdüler.Kralın en yakınlarından olan ve Kont Warwick'in akrabası Kent Lordu Lord William Neville ise:

-Majesteleri,ya kralın iki yaşındaki oğlu Westminster'li Edward ne olacak?Anjou'lu Margaret onu kral ilan ederek kendini naip ilan edebilir.Soylular konseyinde azınlıktayız.

Richard bir anda kılıcını kınından çıkararak:

-Böyle bir şey denerse kılıcımın ne kadar kana susadığını görecek.

Devam Edecek....

Spoiler önerisi

$
0
0
Ya beyler su sadece spoiler ibaresini koyup bırakmak olmuyo kime göre spoiler neye gore spoiler belli olmuyor... Mesajlarınızda hangi kitaptan spoiler verdiğinizde yazsanız çok makbule gecer.... Ben ve benim gibi niceleride bakamadığımız tonlarca mesaja gönül rahatlığıyla bakabiliriz...

Jeor Mormont

$
0
0
Jeor Mormont
[Resim: 400px-JeorMormont.jpg]

Lord Kumandan Jeor Mormont- ki Yaşlı ayı olarak da bilinir- Gece Gözcüleri’nin 997. Lord Kumandan’dır, karargahın merkezi Kara Kale’den yönetir. Jeor, Mormont Hanesi’nin başı ve Ayı Adası'nın lorduydu. Daha sonra oğlu Jorah Mormont lehine lordluktan feragat etti ve Gece Gözcüleri’ne katıldı. Dizide Jeor, James Cosmo tarafından canlandırılıyor.

Görünüm ve Karakter

Lord Jeor, yaşına rağmen oldukça heybetli bir görünüme sahiptir ve kardeşlerinin çoğu ona büyük saygı beslemektedirler. Geniş omuzlu ve sert bakışlı bir adamdır. Kır renkli, sık, kabarık sakalı haricinde saçlarının çoğu dökülmüştür. Kararlı, korkusuz bir lider, birçok savaşlarda çarpışmış bir kumandandır. Ayrıca zorluklar karşısında korkusuzca durmuştur.

Geçmişi

Ayı Adalar’ın lorduyken, Robert’ın İsyanı boyunca, Lord Eddard Stark’ın sancağı altında savaşmıştır. Sonraki 6 yıl içerisinde lordluktan oğlu Jorah Mormont lehine feragat etmiş ve Gece Gözcüleri’ne katılmıştır. Orada çabucak yükselmiş ve sonunda da Lord Kumandan olarak seçilmiştir. Jeor Mormont Nöbet’in güç kaybetmesi ve Sur’un ardındaki Yabanıl tehdidinin güçlenmesi konusunda oldukça endişelenmiştir. Baş Muhafız’ı Benjen Stark’ın tavsiyesi üzerine, selefi Lord Qorgyle’ın yaptığı gibi düzenli keşifleri bırakıp daha gelişi güzel saldırılar planlayarak keşiflerin sayısını ve keşfe çıkacakları tarihleri değiştirmiş, böylece devriyelerin geliş ve gidişlerinden yabanılların haberdar olmalarını daha zor hale getirmiştir. Bazen çok büyük bir birlik garnizonda görevlendirilir ve Kale on beş günlüğüne bazen bir ay dönümüne kadar terk edilirdi. Jeor’un oğlu ve hanenin lordu, köle satma suçu yüzünden Lord Eddard’ın cezasından kaçıp Özgür Şehirler’e gittiğinde, Jeor, oğlunun ardında bıraktığı Uzun Pençe adlı, ailesine ait Valyrian kılıcına tekrar sahip oldu.

Taht Oyunları
Lord Kumandan Mormont, Jon Snow’u kumandan olarak yetiştirmek için kahyası yaptı. Jon’u babasının ihaneti hakkında bilgilendirdiğinde, onu takip ettirmeye başladı. Jeor, Baş Muhafızı Benjen Stark’ı kayıp muhafız Sör Waymar Royce’u bulması ve Surun ardındaki Kral Mance Ryder’ın faaliyetleri hakkında bilgi toplaması için yolladı. Benjen’in grubundaki iki kişinin Sur’un yakınlarında bulunmasından sonra, Lord Kumandan Mormont cesetleri incelemek için Kara Kale’ye getirdi. Gece cesetler (aslında wight’lar) Gece Gözcüleri’nin adamlarına saldırdı, bir kaçını da ,ki buna Sör Jaremy Rykker da dahil, öldürdüler. Tam o sırada Jon Snow ve ulu kurdu Hayalet’in odaya girmesiyle, wightlardan birinin Mormont’u öldürmesi önlendi. Hayatını kurtardığı için Jeor, Mormont Hanesi’nin, atalarının Valyrian çeliğinden yapılmış piç kılıcı Uzun Pençe’yi, Winterfell’in piçine vermiştir.

Kralların Çarpışması
Kardeşi Robb’un krallığını ilan ettiğini Jon’a bildirdikten sonra ağabeyine katılmasın diye her ihtimale karşı Jon’u tekrar izlettirmeye başlamıştır. Ak gezenler, kayıp muhafızlar, köylerini terk eden yabanıllar, geceleyin yanan büyük ateş ve Mance Rayder’ın adamlarını toplamasının ışığında, Jeor , neler olup bittiğini anlamak ve Benjen Stark’ı aramak amacıyla Sur’un ardına, kendinin liderlik edeceği büyük bir keşif düzenlemeye karar verdi. Sur’dan 300 adam alıp Kuzey’e doğru yola çıktılar. Craster’ın Kalesi’nde, Jeor, Mance Rayder’ın adamlarını Ayazdiş’te topladığını ve Sur’a bir saldırı düzenlemeye hazırlandığını öğrendi.Mance’in Sur’a doğru hareket ettiği yol üzerinde yer alan ve savunma için oldukça iyi bir yere sahip İlk İnsanların Yumruğu’na doğru yapılan keşife Jeor liderlik etti ve üç keşif kolunu önden yolladı.

Kılıçların Fırtınası
Spoiler:

Sözleri

"Kralın avlanmayı sevdiği söylenir. Sevdiğimiz şeyler her zaman bizi yok eder, çocuk. Hatırla bunu."
Jeor, Robert Baratheon’un ölümü üzerine söylemiştir

Sezon 3 - Art Direction

$
0
0
Sezon 3 In Production Fragmanı sonrası HBO yeni bir Game of Thrones Video'su yayınladı. Dizinin sanat yönetmenliğini yapan Heather Greenlees ve Tom Still ile kostümler, setler ve prodüksiyon hakkında bilgi sahibi olacağımız video içinde ayrıca çok özel görüntülerde yer almakta.




NBA

$
0
0
Arkadaşlar dünya basketbolunda en popüler ve en iyi lig olan NBA ve takımları ile ilgili görüşler paylaşabiliceğimiz konudur

Takımlar:

EASTERN CONFERENCE:

-Atlantic:
Spoiler:

-Central
Spoiler:

-Southeast
Spoiler:

WESTERN CONFERENCE

-Southwest
Spoiler:

-Northwest
Spoiler:

-Pacific
Spoiler:

Back to the Future

$
0
0
[Resim: h2884.jpg]

Dönemin özellikle tasarımıyla öne çıkan otomobillerinden olan bir DeLoran'ın içine gizlenmiş icat, Marty'i yanlışlıkla 50'lere geri götürür. Sorumsuz delikanlı bu gösterişsiz Amerikan kasabasında bir kazaya yol açar ve müstakbel anne ve babasının tanışmasına engel olur. Böylece kendisi de hiç doğmamış olacağı için bu durumu düzeltmesi gerekmektedir. Ama hayat sandığından daha karmaşıktır ve sorumluluk kelimesinin anlamını öğrenmek zorundadır.
Viewing all 6235 articles
Browse latest View live